Kıskançlığın Modern Adı: Yengeç Sepeti Sendromu
Yaşam Tarzı - 20 Aralık, 2021 - Okuma Süresi: 3 Dk.
20 Aralık, 2021
Kredi: Nilay AKÇA
"Yengeç Sepeti Sendromu" isminin garip olduğunu biliyorum. Artık o kadar çok günümüzde yaşanan sendromlar arttı ki değişik isimler almaya başladı diyebiliriz. Gelin neymiş bu yengeç sepeti sendromu birlikte inceleyelim
Yengeç sepeti sendromu, Filipinliler arasında yaygın olan bir kavramdır. İlk olarak yazar Ninotchka Rosca tarafından kullanıldığı düşünülmektedir. Yani birini kıskanmak olayının biraz değişik bir versiyonudur denilse yanlış söylenmiş olmaz. Bazılarımız, arkadaşlarımız ya da sevdiklerimizin kendinden üstün olduğunu düşünmek bile istemez hatta bencilce davranarak hırslarını ön plana alarak başarmanın yolunun başkalarını geride tutmak olduğunu düşünürler. Aksine herkesin başarısı kendine özgüdür. Ama artık bu olayın da bir sendrom olduğunu düşünürsek çevremizdeki o kişileri suçlamamızı gerektiren bir durum kalmaz. Evet işte bu olayın sendromudur bu. Kısaca ben sahip olamazsam kimse sahip olmasın ya da ben başaramazsam kimse başaramasın düşüncesidir.
Nerelerde Görülür?
Yaşamın her alanında bu sendroma rastlayabiliriz. Örneğin kurumsal hayattaki işinizden ayrılıp yolunuza başka bir iş yaparak devam etmek istiyorsunuz, okulu bırakmayı veya bölümünüzü değiştirmeyi düşünüyorsunuz ve düşünebilirsiniz; insanın doğası gereği normaldir ya da iş çıkışlarında kendinizi geliştirecek kurslara katılarak kendinize biraz daha bilgi katmayı planlıyorsunuz, şuanki görünüşünüzden hoşnut değilsiniz ve kilo vermeyi düşünüyorsunuz. Bu örnekler daha da arttırılabilir. Kısaca kendinizi geliştirecek, sizi daha farklı, daha özel, daha üstün,daha iyi şartlara götürecek eylemler için değişim yapmaya hazırlandığınızda, değişim yapmaya henüz hazır olmayan, korkan kişilerin eleştirilerine maruz kalabilirsiniz. Çoğumuz bu olayı birkez dahi olsa yaşamıştır diye düşünüyorum.
Kendi başarısızlık korkuları olan insanlar, sizin başarılarınıza, gelişim olanaklarınıza engel olmaya çalışırlar ve bu bir nebze kıskançlık olarak görülür, yeni bir şey denemek istediğinizde baltalamaya ya da caydırmaya niyetlenenler olabilir. “Ne gerek var?”, ”Boşver.”,”Zaten beceremezsin, hiç uğraşma.”, “Bu saatten sonra meslek değiştirilir mi?” gibi sözlerini duyabilirsiniz. Bunlar sizi strese soksa da siz sakinliğiniz koruyun. Eğer kararınızdan eminseniz arkasında durun. Kimseyi dinlememeyi deneyin. Bunları söyleyenlerin büyük bir kısmı yengeç sepeti sendromu yaşıyor olabilir. Her ne kadar bu sendromun ellerinde olmayan bir şekilde gelişse de elbette kurtulmanın yolları mevcuttur.
Bu Sendromdan Kendimizi Nasıl Koruyabiliriz?
İnsan, en çok vakit geçirdiği 5 kişinin ortalamasıdır.
Jim Rohn
Jim Rohn'un da sözünde dediği gibi çevremizdeki insan seçimlerini iyi yaparak bizim mutsuzluğumuzu değilde mutluluğumuzla mutlu olan insanları çevremize seçerek bu sendromu yaşayan insanlardan ve kendimizden koruyup psikolojimizi daha sağlıklı bir hale getirebilmemiz mümkündür. Bu sendroma sahip olan insanların sizi hedeflerinizden ve hayallerinizden uzaklaştırmasına asla izin vermeyin. Hayat yalnızca sizin hayatınız, sizin seçimlerinizden ibaret ve baş rolünde sizler varsınız. Kendi hayatınızın baş rolü ve yönetmeni de sizlersiniz. Gerekirse bu insanları figüran rolüne koyun. Yalnızca gördüğünüz zaman muhatap olabileceğiniz türden. Umarım yakınınızda yengeç sepeti sendromu yaşayan insanlar bulunmuyordur. Bulunuyorsa da bundan kurtulmaları için tedavi almalarını ya da biraz onlardan uzaklaşmayı seçebilirsiniz. Bir sonraki yazılarımda görüşene dek sağlıcakla kalın.
E-bültenimize abone ol!
Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.