Özgürlüğün Bedelini Kanatlarıyla Ödeyenlerin Hikayesi: İkarus

Kredi: Pexels

Uçmanın özgürlüğünü tatmanın bedelini balmumu kanatlarıyla ödeyen ve geride kalan hikayesiyle bizi düşünmeye teşvik eden İkarus'un başına gelenleri konuşacağız bugün. Hazırsanız başlayalım!

Yunan mitolojisinde yer alan İkarus karakteri etkileyici hikayesiyle insanları düşünmeye itmiştir. Hikayesi insanlara hayat hakkında ders verirken ölüm şekli de insanların bazı şeyleri sorgulamasına neden olmuştur. İnsanın limitlerini zorlamasının ona neler getireceğine bir bakalım.

İkarus, Atina'nın ünlü ve yetenekli mimarı olan Daidalos'un oğludur. Bir gün Girit Kralı Minos, Daidalos'tan bir labirent inşa etmesini ister. Bu labirente kraliçenin yarı boğa yarı insan olan oğlu Minotauros hapsedilir. Bu yarı boğa yarı insan olan yaratığa her yıl 7 erkek 7 kadın kurban verilir. Bu kurbanların son bulmasını isteyen halk, Girit kralına karşı gelmek ister ama yapamaz. Ancak Theseus isimli kahraman, halkını korumak için bu yaratıkla savaşmaya karar verir. 

Theseus labirente girecektir ancak labirentten nasıl çıkacağı büyük bir sorundur. Labirentin mimarı olan Daidalos, Theseus'un Minotauros'u yenmesine yardım etmek için Ariadne vasıtasıyla Theseus'a ip kullanmasını söyler. Böylece Theseus yolunu kaybetmeyecektir. 

Theseus yaratık Minotauros ile savaşır ve onu öldürür. Ancak yaratığın nasıl öldüğünü öğrenen Kral Minos, Daidalos ve oğlu İkarus'u labirente kapatır. Ancak Daidalos o kadar iyi bir labirent yapmıştır ki kendi yaptığı labirentten bile çıkamamıştır. Sonunda Daidalos'un aklına labirentten kaçmak için balmumu ve kuş tüylerinden dev kanatlar yapmak gelir. Çünkü bu labirentten kaçmanın yolu ancak uçmaktır.

Ne çok alçaktan uç, ne de çok yüksekten!

İki kanat da hazır olduktan sonra İkarus ve Daidalos uçmak için hazırdır. Kanatlar balmumundan olduğu için Daidalos oğluna çok alçaktan da çok yüksekten uçmamasını söyler. Alçaktan uçarsa nemin kanatlarını ağırlaştırıp denize düşeceğini; yüksekten uçarsa da güneş ışınları yüzünden kanatlarının eriyeceğini söyler. Ancak İkarus uçmanın özgürlüğünü tattıktan sonra babasının sözlerini unutur ve daha da yüksekten uçmaya başlar. O yükselmeye başladıkça kanatları erir ve o da Ege Denizi'nde bir yere düşer ve kaybolur. Düştüğü söylenen denizin adı da İkaria Denizi olarak kalmıştır.

İkarus'u ölüme götüren cesaretinin yersiz olması mıydı? Bu hikaye sadece aile büyüklerini dinlememenin zararları olarak mı görülmelidir? İkarus özgürlüğü adına büyük bir kahramanlık örneği mi göstermiştir?

Yine de bir şeyleri başarmak için cesaretin önemini görmüş olduk. Kontrolsüz cesaret gösterirsek belki bizim de görünmez balmumu kanatlarımız eriyebilir. 

İkarus'un bana olduğu gibi aşağıdaki şarkıya da ilham olduğunu söylemeliyim.