Dondurulmuş insan Projesi : Cryonics
Bilim ve Teknoloji - 15 Ocak, 2021 - Okuma Süresi: 6 Dk.
15 Ocak, 2021
Kredi: Kampüste Ne Var
Dondurulmuş insanlar ve hayvanlar… Sizce de kulağa biraz ürkütücü gelmiyor mu? Cryonics; insanların ve hayvanların dondurularak saklanması, bir gün gelecek yılların teknolojisiyle yeniden hayata döndürüleceğine inanılan projedir. Bilim kurgu filmlerine çok kez konu olan bu proje, gelecek zamanda hedeflerine ulaşır mı bilinmez ancak ulaşacağına inanan çok sayıda kişi olduğu bir gerçek. Bu yazıda Cryonics'e dair detayları göreceksiniz. Okudukça tüyler ürperten bir proje olduğunu düşünebilirsiniz.
Canlıları dondurma işlemi birçok bilim-kurgu filmine konu olsa da kurgu olmaktan çıkıp bilim haline gelmiş durumda. Günümüzde 250’den fazla dondurulmuş insan ve öldükten sonra dondurulmayı bekleyen 1500’den fazla insan bulunuyor. (Hatta aralarında Türklerin de olduğu söyleniyor.) Ayrıca dondurulmuş çok sayıda hayvan bulunmaktadır.
İlk olarak 1960’larda bir grup bilim insanı dondurulmuş insan projesi (Cryonics) üzerine çalışmışlardır. Planladıklarına göre bu dondurulmuş insanlar, ilerleyen zamanda gelişmiş teknoloji ile hayata geri döndürülebilecek ve tedavi ettirilebilecekti.
İnsanların dondurularak saklanması işleminin uygulanması ise ilk olarak 1967’de James Bedford isimli psikoloji profesörünün dondurulmasıyla başlamıştır. Bedford, tedavisi mümkün olmayan bir hastalığa yakalanmış ve bu işlem için gönüllü olmuştur. Bedford öldükten birkaç saat sonra Cryobiyolog Robert Prehoda, biyofizikçi Dante Brunoi ve Kaliforniya Canlı Dondurma Topluluğu Başkanı Robert Nelson’un gözetiminde dondurulmuştur. Bedeni şu anda Arizona’daki “Alcor Life Extension Foundation” adlı kurumda bulunmaktadır. İnanması pek mümkün olmasa da ilk dondurulan insan James Bedford, 53 yıldır donmuş durumdadır. James Bedford’dan sonra 9 kişi daha dondurulmuştu ancak 1979’da soğutma sisteminin çalışmaması nedeniyle saklanan 9 bedenin çözüldüğü ve çürüdüğü anlaşılmıştır. Kurtarılan tek beden James Bedford olmuştur.
Bu projenin temel mantığında belli sıcaklık seviyesinin altına inen vücudun çürüme veya benzeri şekilde hayati fonksiyonlarını kaybetmemesi bulunuyor. Ölüm nefes alıp verme ve kalp atışının durması olarak tanımlansa da aslında bir süreç içinde gerçekleşiyor. Her bir hücrenin kendi ölüm süreci bulunuyor.
Bu projenin amacı, günümüz için tedavisi mümkün olmayan hastalıkların geleceğin medikal yöntemleri ve teknolojisiyle tedavi edilebilmesidir.
Yapılan işlemlere gelecek olursak ; ölen bireye ilk iki saat içerisinde ulaşılıp kan pıhtılaşmasını önleyici heparin enjekte edilir ve baş çevresine buz koyulur. Daha sonra damarlarındaki kan çekilip yerine donmama özelliği gösteren gliserol gibi kimyasal maddeler konulur. Ölen bireyin bedeni ısı yalıtımlı bir sandığa koyulup -40° ye kadar soğutulur. Son olarak ölü beden içi nitrojen dolu -196°de büyük metal silindirlerde korunur. Eğer Cryonics projesi gönüllüsü olup öldüyseniz, Amerika dışında veya kontrol dışında ölme ihtimalinize karşı isteğe bağlı olarak bileklik veya kolye verilir. Üzerlerinde defnedilmemesi, otopsi yapılmaması ve bedenin gönderileceği adrese ilişkin bilgiler yer almaktadır.
Dondurma işlemi bilim insanları arasında fikir ayrılıklarına yol açmıştır. Bu işlemin yapılmasını destekleyen ve bilimsel yönden imkansız bulan taraflar vardır. Bazı bilim insanları dondurulan insanların hayata dönmelerinin mümkün olmadığını ancak insanlardaki saklanan alanları kurtarıp bir robot sistemine aktarabilecekleri görüşündedir. Bazı bilim insanları ise yine dondurulan bedenlerin hayata dönmelerinin mümkün olmadığını ancak korunan organların, organ nakillerinde kullanabileceğini düşünüyor. Bazı kişiler ise çözüldükten sonra tekrar hayata döneceklerini düşünüyor.
Dondurulmuş bireyler ölmeden önce gönüllü olarak bir sözleşme imzalar ancak aileleri ölümden sonra bu durumu kabullenemeyebilir. Hatta bu nedenle açılmış çok sayıda dava bulunmaktadır. Ailelerin istememe sebepleri maddi ya da manevi yönden olmaktadır. Bu dondurma işlemini yapan şirketler kişilerin maddi varlıklarının bir kısmını dondurma işlemi için, kalan kısmını ise hayata dönecekleri zamanda kullanmaları için kendi adlarında hesaplarda biriktirir. Bu işlemin maliyeti ise oldukça yüksek. Tüm vücut için 150-200 bin dolar, sadece kafa için ise 80 bin dolar gibi bir maliyeti bulunmaktadır.
İsteğe bağlı olarak tüm vücut veya sadece kafa dondurulabiliyor. Sadece kafanın dondurulmasının amacı ise ileride vücutları olmasa bile beyinlerindeki bilgilerin robotlara aktarılabileceği düşüncesidir.
2015’te Robert Mclntyre ilk defa memeli bir hayvan olan tavşanın beynini dondurup tekrar canlandırmayı başarmıştır. Tekrar canlandığında tavşanın beyin fonksiyonlarını yerine getirdiği gözlenmiştir. Dr.Segal ise Miles adlı köpeğini dondurup tekrar diriltmeyi başarmıştır. Köpeğin davranışlarında bir değişiklik olmamıştır. Bu deneyler insanlar için de böyle bir işlemin yapılma ümidini artırmıştır. Ayrıca kurbağaların doğal olarak kendilerini dondurup bahar aylarında çözme olayı da dikkatleri çekmiştir.
Sonuç olarak kulağa ne kadar korkunç gelse de bu işleme bilimsel olarak inanan çok sayıda insan var. Etik olarak pek uygun karşılanmasa da düşüncelere saygı duymak gerek 😊 Kim bilir belki de yıllar sonra dondurulmuş bedenler hayata dönebilir...
Yazıma Kowalski ve Aubrey de Grey’in sözleriyle son veriyorum.
“ Tümüyle yok olma ve hiçlik karşısında beyni bilgisayara yükleme olanağı varsa en azından bunu denemek isteriz. Hoş bir şey olabilir bu.” - Kowalski
“Sanıldığı kadar tuhaf değil. Ciddi hastalıkları olan insanlara yardım eden bir sağlık hizmeti olarak görüldüğünde fazla korkunç gelmeyecektir.” - Aubrey de Grey
Bu konuya ilgi duyduysanız “We Froze The First Man” kitabı ve “Open Your Eyes”, “Vanilla Sky”, “Forever Young” filmlerini inceleyebilirsiniz.
E-bültenimize abone ol!
Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.