Nedir Bu Tüketim Çılgınlığı?

Kredi: Google Görhttps://pixabay.com/tr/illustrations/kad%C4%B1nlar-al%C4%B1%C5%9Fveri%C5%9F-dostluk-kahve-3452067/seller Güvenli Web

Günümüzde insanlar üreten değil tüketen toplumlar haline gelmiştir. İhtiyaç olmadığı halde birçok alışveriş yapılır. Özellikle sosyal da medyanın hayatımızın merkezi haline gelmesiyle ürün tanıtımları tüketim çılgınlığı konusunda oldukça etkilidir. Gelin tüketim çılgınlığını detaylı inceleyelim!

Şu anda koronavirüs salgını ile mücadele veriyoruz. Gözle görülen ama çok da önemsenmeyen bir diğer salgın var bunun adı ise tüketim çılgınlığıdır. Tüketim çılgınlığı yeni bir kavram değildir. Kapitalist düzenin bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır.  Tüketim çılgınlığı kişinin ihtiyacı olmadığı halde daha fazla ürün veya mal almasıdır. Genellikle tüketim çılgınlığı dediğimiz zaman ilk olarak aklımıza alışveriş yapmak gelir. Aslında boş zaman aktivelerimiz olarak yapmış olduklarımız da tüketim çılgınlığı konusu arasındadır.

Günümüzde tüketim çılgınlığı, en çok gençler tarafından gerçekleştiriliyor. Bunun en büyük örneği ise Black Friday indirimleridir. Çok sayıda marka, indirim yaptığını bizlere söyler ve bizler de bu indirim haberlerine inanır ve alışveriş yapmaya başlarız. Markalar indirim gününden önce birkaç ürünün indirimlerini paylaşarak bizlere asıl indirim gününde yapacağı indirimleri de göstererek hedef kitelerini tüketime çağırır.  Black Friday’in yanında "En uzun gece, En uzun gündüz, çılgın günler..." gibi yeni indirim günleri de ortaya çıkmıştır.  

Sosyal medya sayesinde ve oradan tanıdığımız influencer'ların etkisiyle çok sayıda reklamlara maruz kalıyoruz. Reklamlar bize birçok şeyi fark ettirmeden anlatır. İnsanların sahip oldukları şeylerden daha fazlasını ve yenisini istemesini sağlar. Bizlere bir ürün, en iyi özellikleri ile tanıtılır ve bizler de o ürünün tüketiciye sunmuş olduğu faydasını satın alırız. "Şu ürün sivilcelere iyi gelir ya da X ürünü kullanırsan saçların daha canlı olur, Y ürünü kullanırsan kışın dudak çatlaklarına iyi gelir." Tüketici bir ürünü satın alırken aslında o ürünün yanında kalitesini, garantisini, ambalajını, reklamını ve birçok şeyi de satın alır.

Tüketim çılgınlığı ile insanlar birbirine benzemeye başladı. Çevrenize baktığınızda çoğu kişinin birbirine benzediğinin farkına varabilirsiniz. Belirli ürünler reklam mecralarında tanıtılır ve çoğu insan aynı kıyafetleri alır ve giyer, benzer saç modelleri ile dolaşır ve belirli kafelerde oturur, belirli yiyecekleri yerler.

İnsanlar artık üretimden çok tüketime odaklanır. Herhangi bir ürüne ihtiyacınız olmasa da bunu bir ihtiyaç olarak yaratır ve sizi o ürüne almaya teşvik eder. Bir ürün ya da mal aldığımızda kendimizi belirli bir sınıfa ait hissederiz. Kendimize bir yere ait olma ihtiyacı duyarız.

Tüketim çılgınlığı herkesin yaşamında kaçınılmaz bir parçadır. Mesela koronavirüs ilk çıktığı zaman insanların marketlere saldırması, evlerinde gıda stokları yapması ve herkes evlerine kapandığı için online alışveriş yapmaları tüketim çılgınlığının varlığını bizlere gösteriyor.

Gereksiz tüketim çılgınlığından kendimizi nasıl koruyabiliriz?

- O ürüne gerçekten ihtiyacınız olup olmadığının kararını verin.

- Alışveriş yapmadan önce bir liste hazırlayın.

- Alışveriş merkezlerinden uzaklaşın.

- Kendinize iyi gelecek hobi edinin.