Zihnimizle Mücadele
Yaşam Tarzı - 22 Aralık, 2020 - Okuma Süresi: 4 Dk.
22 Aralık, 2020
Korona günlerinde zihnimizle ve düşüncelerimizle savaş halindeyiz. Hem geçmişi düşünüp pişmanlıklar yaşıyoruz hem de geleceği düşünüp endişeleniyoruz.
Aylardır hepimizin içinde bulunduğu ve bir şekilde ayak uydurmaya çalıştığı bir dönemin içindeyiz. Tüm dünyayı saran bu virüs pek çoğumuzun hayatını bir anda değiştirdi. Kimimiz planlarını erteledi, kimimiz ne yapacağını şaşırdı, kimimiz ise bu düzene çoktan alıştı. Birçok iş, online platformlar üzerinden yürütülmeye başladı. E tabi bununla birlikte teknolojiyle imtihanımız da başlamış oldu. Tek imtihanımız teknoloji değildi bu dönemde iç sesimizle çokça savaştık.
Ailelerimizden, sevdiklerimizden, arkadaşlarımızdan uzak kaldığımız bu dönemde oldukça motivasyon kaybı yaşadık. Hepimizin isteği olan; hayata biraz ara versek, biraz dinlenip sonra tekrar başlasak düşüncesi resmen gerçekleşmiş oldu. Daha sonra aslında istediğimiz şeyin bu olmadığını anladık. Okula gitmek, arkadaşlarımızla vakit geçirmek, ailemize vakit ayırmak, hobilerimiz için koşturmak aslında ne kadar da hayatımızı dolduruyormuş. Birden boşluğa düştük, bu sebeple çokça düşünecek vaktimiz oldu. Geçmiş geldi gözümüzün önüne, bazen de geleceği düşünüp endişelendik. İçimiz sıkıldı, kendimizi yalnız hissettik, aklımızdaki soru işaretlerini ve canımızı sıkan şeyleri kimseyle paylaşmak istemedik. Birilerine kendimizi anlatmak için hazır hissettiğimizde ise karşımızdakinin de bizden çok farklı bir durumda olmadığını fark edip yine içimize attık her şeyi.
Bu süreçte zihnimizi kontrol etmek her zamankinden çok daha zor. Birçoğumuzun oldukça fazla vakti var her şey için. Boş ve planlanmamış vakitlerimiz ise zihnimizin ve bilinçaltımızın tam da tıkır tıkır çalışmak istediği zamanlar. Susturmaya çalıştığımız düşünceler tilki gibi dolanıp duruyor beynimizde. Ya uykularımız kaçıyor ya da gözümüz uykudan açılmıyor. Kimimiz kendimizi yemek yemeğe vuruyoruz, kimimizin ise iştahı tamamen kesiliyor. Eğer sizi hayata bağlayan, sizi motive edecek bir sebep bulamıyorsanız bu durum o zaman daha da zorlaştırıyor günlerimizi. Sürekli bir mücadele halinde olmak hem bedenimizi hem zihnimizi oldukça yoruyor. Bu gibi durumlarda günlerinizi planlamak sizin için iyi olabilir, zihniniz sizi rahatsız eden ve gereksiz düşüncelerle sizi yoracak vakit bulamayacaktır :)
Her şeyin geçici olduğunu bilmek insanın içine su serpecek bir düşüncedir. Öyle ya da böyle şu an bizi endişelendiren ne varsa günün birinde aklımıza bile gelmeyecek, gelse bile ne kadar gereksiz düşüncelerle kendimi yormuşum deyip geçeceğiz. Düşünsenize geçmişte de canımızı sıkan onca şey yaşadık ama şu an birçoğunu hatırlamıyoruz bile. Olmuş ya da olacak olan her şeyin sorumlusu siz değilsiniz. Bırakın biraz da başkaları düşünsün. Her şeyi mükemmel yapmak zorunda değilsiniz, olduğu kadar deyip bırakın o düşünceyi orada. Olan oldu, ya da olacak olan olacak. Şu anda bunları düşünüp hem günümüzün kalitesini düşürmeye gerek yok hem de kendimizi gereksiz stresle doldurmanın lüzumu yok. Geçmişte yaşanmış olan her şeyin sebebi sizmişsiniz gibi düşünmeyi bırakın, kendinizi suçlamayın. Ya da gelecekte ya şöyle olursa deyip daha olmamış bir şey için ihtimaller üzerinden kendinizi yormayın. Kendinize değer verin, kendinizi çok sevin. Anı yaşayın. Bugününüzü yaşayın, dün hiç olmamış gibi, yarın hiç olmayacakmış gibi…
E-bültenimize abone ol!
Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.