Üniversiteye Yeni Başlayanlar için Arkadaşlık Tavsiyeleri

Yorucu ders çalışma süreci ve stresli tercih döneminden sonra eğitim öğretim hayatımızın son basamaklarına doğru tırmanırken yani üniversite yolculuğuna başlarken yeni dönemde birçok değişiklikle birlikte yeni insanlar da tanırız ve bu durum bazen bizi zorlayabilir. Gelin biraz bunları konuşalım.

 

Yeni dönem sizde heyecan ve sevinç uyandırmakla birlikte merak duygusunu da uyandırıyor olabilir çünkü yeni dönemi hayatın birçok alanı için sıfırdan başlamak gibi düşünebilirsiniz . Belki yeni şehir, yeni okul, yeni düzen ve en önemlisi de yeni arkadaşlıklar. Aslında "arkadaşlık" kavramından beklentileriniz bu süreci şekillendirecektir. sosyalleşmek için bir yanda, birine manevi anlamda ihtiyaç duymak ya da yalnız kalmaktan korkmak... Bunları düşünmek gayet normaldir. İnsan sosyal bir varlıktır ve üniversiteler eğitim süreciyle birlikte sosyalleşmeniz için en doğru zamanlardan biridir. Hiç kimse kötü arkadaşlıklar edinip bu sürecin kötü ilerlemesini istemez. Bu durumları önlemek için bu yazımda düşüncelerimi paylaşacağım.

Üniversitedeki arkadaşlıklar için en çok duyduğunuz şey ilk haftalarda kurulan kalabalık grubun dağılacağıdır. Açıkçası bu doğrudur. Kafanızın aynı anda on kişiyle uyuşması biraz zordur ve siz o grup içinde gruplaşarak enerjinizin uyuştuğu bir iki kişiyle daha samimi olabilirsiniz. 

Bir başka önemli konu da sağlıklı ilişki kurmak için en çok ihtiyaç duyduğumuz "sınırları korumak" olacaktır. Sınırlarınızı korumadığınızda ve karşı taraf bunu ihlal ettiğinde sonuçları ağır olacaktır en önemlisi de bu döngü siz mahrem alanınızı korumadıkça devam edebilir. Bunun için kendi değerinizin farkında olmalısınız ve hayır demeyi bilmelisiniz. Bu, kendinizi savunmamınızın en önemli noktalarındandır.

Hayır demeyi bilmekten bahsetmişken tüm dönem boyunca uyuyup vize/final haftasında not isteyen, sadece işi düştüğünde var olan arkadaş tipini unutmayalım. Bu konuda içinizden geldiği gibi davranmanız sağlıklı bir tercih olabilir ama bunu istemeden yapmak yerine hayır demek, daha doğrusu ilişkiyi zedelemeden hayır diyebilmek önemli noktadır. İlişkiyi zedelemeden hayır demek belki zor gelebilir çünkü karşı taraf bunu kişisel olarak algılayabilir burada sizin yapacağınız hiçbir şey yoktur.

Kişisel algılamak, önemli ve üzerinde durulması gereken bir konudur. Üniversitede birçok olayla karşılaşabilirsiniz bunlar sizi üzen,öfkelendiren,sinirlendiren olaylar olabilir bazen farkında olmadan kişisel algılayabilirsiniz ama birçok olay sizin düşündüğünüz gibi ilerlemiyor olabilir. Kişisel algılamak noktasında hissettiğinizde telkinlerle kendinizi bu kötü duygulardan sıyırmalısınız. 

Yazı başında arkadaşlık kavramından beklentilerinizden bahsetmiştim. Standartlarınız elbette yüksek olmalı sonuçta siz beş arkadaşınızın ortalamasısınız ama beklentiyi yüksek tutmamak da gerekir.  

Eski arkadaşlarınızı özleyebilirsiniz, bazen yalnız hissedebilirsiniz, enerjinizin uyuştuğu kişiyi bulmakta zorluk çekebilirsiniz, dönem içinde arkadaşlığınızı bitirip yeni arkadaşlar edinebilirsiniz. Bunları yaşarken en önemli ve unutmamanız gereken nokta kendinizi sevmeniz ve kendi değerinizin farkında olmanız, kendi değerinizi çevrenizdeki insanlara atfetmemeniz. Bu şekilde her şey daha kolay olacaktır. Kendinize iyi bakın.