Küçük İstanbul: Kreuzberg - ObsessoCase
Yaşam Tarzı - 25 Aralık, 2023 - Okuma Süresi: 4 Dk.
25 Aralık, 2023
Küçük bir İstanbul olan kültürü, sanatı ve yaşanmışlıklarıyla Avrupa’nın merkezinde olan Kreuzberg’ten bahsedeceğim. Devamı için yazıma tıklayın!
Çok gezen mi bilir, çok okuyan mı? Hemen cevaplayalım, ikisinden de taraf olmak gerekir. Vakit ve imkan buldukça gezmek, her fırsatta da okumak gerekiyor. Bu ikisi, insanın kendine yapabileceği en güzel yatırımlardan biridir.
Bugün, Avrupa’nın merkezinde olduğu halde bizi ülkemizde bir yerdeymişiz gibi hissettirecek olan Berlin’deki "Küçük İstanbul" olarak adlandırılan Kreuzberg’ten bahsedeceğiz.
Kreuz ve Berg
Berlin’de kentsel bir park olan Viktoriapark’taki bir Latin Haçı (Kreuz) ve şekillendirilmiş bir tepeden (Berg) isimlerini almıştır. Berlin’in en yoğun nüfuslu yeri olan Kreuzberg’te kilometrekare başına 12.400 insan düşüyor. Kültürel açıdan çok farklılığın olduğu bir yer olsa da nüfusun 1/3’ü Türklerden oluşmaktadır. Bu yüzden de Küçük İstanbul denilmektedir.
Berlin Duvarı ve İşçi Göçü
Doğu Almanya’da yaşayan insanların Batı tarafına kaçmalarını engellemek adına Doğu Alman meclisinin kararıyla 13 Ağustos 1961’de 46 km uzunluğunda bir duvar yapımına başlanıldı. Bu süreçte Kreuzberg halkı, Berlin Duvarı’na 200 metrelik mesafe bir mesafede yaşadıkları için kentlerini terk ediyordu.
1961 yılında Türkiye ile Almanya arasında imzalanan işgücü anlaşmasından sonra birçok Türk işçi çalışmak için Almanya’ya geldi. İşçilere ilk gelişlerinde ailelerini getirme izni verilmedi. Bu yüzden ilk başta tek başlarına gelen işçiler, zor şortlarda tek kişilik odalarda 4-5 kişi olacak şekilde ya da pansiyonlarda kaldılar. Bir zaman sonra, aileleri de yanlarına gelip onlarla birlikte yaşamaya başladıklarında, Türk işçiler için şehir hayatı başlamış oldu. Kalacak bir yer bulma umuduyla Almanya’nın yerli halkı tarafında terk edilmiş ucuz bir yer olan Kreuzberg’e akın ettiler. Doğal olarak da burada Türk nüfusu çoğaldı.
28 sene ayakta kalan bu duvarın yıkılmasıyla birlikte hem Avrupa’da komünizm çöktü hem de Soğuk Savaş devri sona erdi. Berlin Duvarı da adını “Utanç Duvarı” olarak değiştirdi ve Kreuzberg, Avrupa’nın göbeğinde bir yer olarak kaldı.
Kreuzberg’te Görülmesi Gereken Yerler
East Side Gallery: Berlin Duvarı'nın bir bölümü olan East Side Gallery, renkli ve anlamlı duvar resimleriyle kaplıdır. Bu galeri, sanat ve tarih meraklıları için önemli bir ziyaret noktasıdır.
Görlitzer Park: Kreuzberg'in merkezinde bulunan bu park, dinlenmek ve piknik yapmak için harika bir yerdir. Ayrıca, çeşitli etkinliklere ve konserlere de ev sahipliği yapabilir.
Viktoriapark: Kreuzberg’e adını vermiş bu konumdan Berlin manzarasını görebilir ve gün batımını izleyebilirsiniz. Parkın içindeki şelale de görülmeye değerdir.
Markthalle Neun: Bu tarihi pazar yeri; lezzetli yerel ürünler, gıda tezgahları ve restoranlarıyla ünlüdür. Berlin'in çok çeşitli mutfağını denemek istiyorsanız buraya uğramalısınız. Ayrıca hatrı sayılır sayıda dönerci de görebilirsiniz :)
Müzeler: Berlin'deki müzeler, I. ve II. Dünya Savaşı dönemine ait birçok önemli eseri ziyaretçilere sunmaktadır. Bunlardan biri, II. Dünya Savaşı'nın gerçeklerini etkileyici bir şekilde sunan ve tarihi derinlemesine inceleme fırsatı sunan Topographie des Terrors Müzesidir. Müze, savaşın etkilerini görsel ve bilgi düzeyinde zengin bir içeriğiyle sergileyerek ziyaretçilere o dönemin atmosferini yaşama şansı tanıyor.
Yurt dışını görmek de ödül gibi hissettiren bir deneyimdir. Ben Kreuzberg’i deneyimleme fırsatını yaşadım. Benim bu deneyimler hakkında sizlere verebileceğim tavsiye, imkan ve koşullar el verdiği sürece gerek arkadaşlarınızla gerek tek başınıza gezmeye çalışmanız. Çünkü bu deneyimler, 20’li yaşlarımızın insanın kendine verebileceği en güzel hediyedir.
E-bültenimize abone ol!
Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.