Farklı Sevgi Dilleri: Senin Sevgi Dilin Hangisi?

Yansıtılmayan sevginin gerçekliğine şüpheyle yaklaşanlardansanız doğru yerdesiniz. Buyurun sevginin beş dilini öğrenerek şüphelerimizi ortadan kaldıralım.

Çoğunlukla sevdiğimiz insanlar tarafından sevilmeye ihtiyaç duyarız. Hissettiğimiz bu ihtiyaç sevgiye yüklediğimiz anlamları bir bir katlar. Öyle ki bu ihtiyaç; Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinde yer almış, birçok dinin merkez noktası olmuş, felsefi sistemlerin önem atfettiği bir konu haline gelmiştir.

Sevginin hayatımızdaki konumu hemen hemen benzerken sevgiyi aktarış biçimimiz oldukça özneldir. Bu öznelliği kullandığımız dillere benzetebiliriz. Konuştuğumuz dili nasıl ki ailemizden doğrudan öğreniyor ve başka bir dil öğrenmek isteyene kadar kullanıyorsak sevginin ifade ediliş biçimini de bu şekilde öğreniyoruz. Fakat çoğumuz sonradan oluşturduğu ilişkilerinde yeni bir sevgi dili ile karşılaşıyor. Kimileri buna ayak uydurup sevgisini paylaşırken kimileri sevgiyi yalnızca kendilerine saklıyor. Buna örnek olabilecek olan ilişkilere şahit olmuş hatta belki bizzat içerisinde bulunmuşsunuzdur. Bu ilişkiler büyük bir aşk ile başlasa dahi zamanla taraflardan birinin diğerine “sen artık beni sevmiyorsun” şeklinde şikâyetler etmesi ile devam eder. Burada yapılması gereken sevginin doğru ve çekinmeden gösterilmesini öğrenmektir.

Sevgi dillerini keşfetmek için bize Dr. Gary Chapman rehberlik ediyor. Kendisi yıllar boyu yaptığı vakalar sonucunda baskın sevgi dillerini beş ayrı kategoriye ayırıyor. 

1. Onaylayıcı Kelimeler Kullanmak: Sevgiyi duygusal şekilde ifade etmenin yollarından biri onu sözel olarak tanımlamaktır. Sözel iltifatlar veya takdir ifadeleri sevgiyi iletmenin araçlarından bazılarıdır. Sevgi dilini bu araçlar ile çalıştıran kişiler duygularını ifade etmekten kaçınmazlar. Karşısındakilere sık sık şu şekilde ifadelerde bulunurlar; “bu elbise sana çok yakışmış”, “dünyanın en güzel yemeklerini sen pişiriyorsun”, “bana çok yardımcı oldun teşekkür ederim”…
2. Kaliteli Zaman Geçirmek: Kişinin sevgiyi hissetmesini sağlayan davranış herkeste aynı değildir. Kimi insanlar sevildiğini ancak sevdikleriyle kaliteli zaman geçirirken hissedebilir. Kaliteli zaman ancak ilginin ortak bir noktada buluşması ile oluşturulur. Sevgi dili bu kategoriye ait olan insanlar sevdiklerine zaman ayırmak konusunda titiz davranır, konuşurken gözlerinin içine bakar, sevdiği kişinin alışkanlıklarına ortak olur.
3. Hediyeleşmek: Bazı insanlar için sevginin somut sembolleri daha anlamlıdır. Hediyenin varlığı bu insanlara kendilerinin düşünülmüş olduklarını hissettirir. Onlar hediye almak için özel bir anı kollamazlar. Aynı zamanda hediyenin maddi değerine değil duygusal değerine önem verirler.
4. Hizmet Eylemlerinde Bulunmak: Bu kişiler hizmet eylemlerinde bulunarak sevgilerini konuştururlar. Hizmet eylemleri karşıdaki kişinin hoşlanacağı şeyleri yapmak anlamına gelir. Örneğin sevdiklerine pasta yapan, kitaplığını toplayan veya arabasını temizleyen kişiler yaptıkları eylemin ötesinde sevgilerini sunmaktadırlar.
5. Fiziksel Temas Kurmak: Sevgisini baskın olarak karşısındakine dokunarak gösterenler ile mutlaka karşılaşmışsınızdır. Bu kişiler sohbet esnasında sevdiklerine dokunarak konuşur, kol kola yürümekten keyif alır, sık sık sarılarak sevgilerini iletirler.

Tüm bunlar ışığında artık baskın sevgi dilinizin hangisi olduğuna karar verebilirsiniz. Unutmayın ki başka insanlara göstermiş olduğunuz sevgi biçimi aynı zamanda onlardan görmek istediğiniz sevgi biçimini işaret eder. Kendi baskın sevgi dilinizi bulduktan sonra sevdiğiniz kişinin de sevgi dilini keşfedebilirsiniz. Bunun için sizden en çok neyi talep ettiğini düşünmeniz yeterli.

Başta bahsettiğimiz, sevginin kutsallığını muhafaza etmek bireysel ilişkilerimizle başlayacaktır. Bu ilişkilerde sevgiyi yaşam boyu sürdürebilmek istiyorsak karşımızdakinin neler istediğini bilmemiz ve ona göre davranmamız gerekir.