Geçmişin Popüler İzleri: Saç Modası

Saç modelleri verilmek istenen mesajlarla, dış görünümün önemiyle ve kişiliği yansıtmak uğruna yeni trendler oluşturmak için pek çok modelle geçmişten günümüze karşımıza çıkmışlardır. Her döneme damga vuran iddialı bu modellere ve ortaya çıkış hikayelerine gelin birlikte bir göz atalım.

Saçlarımız bugüne kadar bakımına önem vermiş olduğumuz en önemli unsurlardan birisi. Bu önemin varlığının yansımasını insanoğlunun varoluşundan itibaren gözlemlememiz mümkün. Çünkü bunun en büyük kanıtı her bir dönemde belirli bir saç modelinin o dönem için iz bırakacak bir biçimde trend olması. Bu duruma çoğu insanın kurban gitmiş olması yüksek olasılıklı bir durum.

1795 yılında İngiliz erkekleri tarafından ortaya çıkmış olan ''Bedford Kırkması'' akımın sebebi aslında biraz politik diyebiliriz. O dönemlerde un kıtlığının ortaya çıkmasının ardından saç ve pudra vergisinin de oluşmasıyla dönemin İngiliz erkekleri pudralanmış peruk stiline karşı çıkarak Bedford Dükü’nün de başlarında bulunmasıyla toplu bir grup halinde saçlarını kısa kestirip, bir kısmını ise yana ayırmak suretiyle az bir miktar da olsa balmumu kullanarak daha farklı imaj elde etme çabaları doğrultusunda o dönem adına yeni bir moda oluşturdular. Bu şekilde pudraya olan ihtiyacı kaldırarak amaçlarına ulaşmış olmaları da cabasıydı.

Fakat bir noktaya daha değinmeden o dönemlerin moda konusunu kapatamayız çünkü o dönemde saç stilleri ile ortaya tavır katanlar yalnızca erkekler değildi. Dönemin kadınları arasında da oldukça popüler bir saç kesimi meydana gelmişti. "Titus Kesimi" olarak adlandırılan bu saç kesiminde kadınlar arasında ilk kez kısa saç modeli popüler olmuştu. Bu saç modelinde boyun açıkta kalacak bir biçimde saçlar yukarıya doğru taranıyordu. Burada amaç güzelliğin yanı sıra Fransız Devrimi sırasında cellatların bireyleri giyotine göndermeden önce saçlarını kestirmesine yönelik bir tepkinin yansıtılmasıydı.

1872’li yıllara gelecek olursak Marcel Dalgası’nın dönemin popülerliğinde yerini aldığını görebiliriz. Bu modanın sözcüsü olan kişi Fransız saç stilisti François Marcel sayesinde 50 yılı aşkın bir süredir popülaritesini korumaya devam ediyor.

1800’lerin sonuna doğru ise kadınlar yeni bir akım ortaya çıkartarak ''Victoria Topuzu'' ile modada yeni bir damga vurdular. Bu yeni saç tekniğini kabaca tasvir edersek uzun saçların olmasının yanı sıra saçın üst kısmını hafif kabartıp alın kısımlarına da birkaç lüle saç düşürecek şekilde toplamayı tercih etmişlerdi. Bu saç tipini tercih etmeleri sayesinde günün büyük bir kısmının koşuşturmalı şekilde geçtiği ev ortamı açısından da kendilerine kolaylık sağlamasını bir avantaj olarak göz önünde bulundurabiliriz.

20. yüzyılın başlarında ideal kadının daha özgür ve güçlü görünmesi gerektiği fikri ortaya atılarak saç stilinde tekrar bir değişime gidildi. Saçın birkaç tutamının aşağıya düşecek şekilde başın tepe kısmında toplanarak oluşturulan bu saç şekline ‘’Gibson Kızı’’ ismi verilmiştir. Bu model Victoria Dönemi’nde egemen saç stillerine göre belki de o dönemin değişmekte olduğunun bir habercisiydi.

Bu durumlara yalnızca geçmişte gelip geçmiş dememiz de doğru değil çünkü yeni saç trendleri moda camiasında her an bir stil yaratma adı altında popüler bir durum haline gelebilir. Her dönemin popüler bir saç stilinin olmasının insanoğlunun yansıtmış olduğu mesajlar, anlamlar ve dış görünüm için vermiş olduğu önemi ortaya çıkarıyor. Güzellik algısı uzun zamandır var olabilir ancak bunun göreceli olduğu da unutulmamalıdır.