Kilo Vermenin Yolu: Spor mu Diyet mi?

Kilo vermek veya fit bir vücuda sahip olmak isteyenlerin en çok sorduğu soru: spor mu diyet mi? Gelin, araştırmalar bize bu konuda neler söylüyor beraber inceleyelim. İyi okumalar!

Herkesin hayatında en az bir dönem karşısına çıkan bir konudur kilo vermek. Aslında kilo vermenin çok basit iki unsuru vardır: beslenme ve spor. Ama hangisi?

Beslenme ve sporu bir arabanın ön ve arka tekerlekleri gibi düşünebiliriz. Ön tekerleri beslenme arka tekerleri ise spora benzetebiliriz, bu ikisi birlikte olmazsa sağlıklı bir bedenden söz edilemez. Tek başına spor yaparak belki başlangıçta 2-3 kilo kaybedilebilir, fakat sonrasında vücut buna adapte olur ve kilo kaybı maalesef sürmez. Bazı kişiler yediklerini değiştirmeden sadece spor yaparak sağlıklı olabileceğini düşünür. Fakat spor yapsanız dahi beslenmenize dikkat etmediğiniz sürece mücadeleniz başarısızlıkla sonuçlanır. Bunun sebebi ise aslında kilo vermenin formülü ile alakalıdır. Kilo verme, metabolizma hızına da bağlı olarak kalori açığı ile sağlanır. Sadece spor yaparak bu kalori açığını sağlayabilirseniz elbette ki kilo verebilirsiniz. Elbette ki bunu sağlamak o kadar kolay değil.

Zayıflamak için beslenme mi ve spor mu karşılaştırmasında hangisinin daha etkili olduğunu bir araştırma ile inceleyelim:

Arizona Üniversitesi’nin yapmış olduğu bir çalışmaya göre, 81 sağlıklı fakat sedanter yaşam tarzına sahip fazla kilolu kadın, 12 hafta boyunca, haftada 3 gün 30 dakikalık yürüyüşler gerçekleştirmiştir. Antrenman esnasında maksimum dayanıklılık seviyelerinin %70’ini kullanmışlardır. Araştırmacılar katılımcıların yaktıkları kalori miktarını hesaplamıştır. Katılımcıların uyguladıkları diyet ise tamamen “istedikleri her şeyi yemek” üzerine kurulu bir program olarak belirlenmiştir.

Çalışmanın sonuçlarına göre, düzenli egzersiz katılımcıların fitlik seviyesini arttırmıştır. Fakat ilginç bir şekilde, yapılan ekstra egzersiz kimsenin kilo vermesine (veya yağ kütlesinin azalmasına) yardımcı olmamıştır. Kadınların ne kadar kalori yaktığı fark etmeksizin, ağırlıklarında veya bel çevrelerinde herhangi bir azalma meydana gelmemiştir. Bunun yanında da katılımcıların neredeyse %70’inde çalışma esnasında yağ kütlesinde artış gözlemlenmiştir.

Araştırma sırasında katılımcıların dışarıda tam olarak ne yediğini veya ne kadar hareket ettiğini gözlemlemek mümkün olmadığından, kilo artışının temel nedeni açıklanamamıştır. Fakat konuyla ilgili ileri sürülen teorilerden birkaçı şu şekildedir: katılımcılar günlük fiziksel aktivitelerini fark etmeden azaltmış olabilir veya düzenli egzersiz sırasında harcadıkları ekstra kaloriyi bastırmak için daha fazla yemiş olabilirler.

Buraya buna benzer onlarca araştırmayı ekleyerek sizi yormayacağım ancak özet olarak varacağımız sonuç kilo vermenin yönteminin tek başına spor olmayabileceğidir. Bununla birlikte sağlıklı bir birey olmak için sporu hayatınıza adapte etmenizde fayda var. Araştırmada da görüldüğü üzere spor yapanların fitlik oranları artmıştır.

Ancak spor yaptıkça vücut buna alışacaktır ve siz sporu bıraktığınız zaman daha hızlı kilo almanıza yol açabilecektir. Özellikle vücutta sarkma söz konusu olabilecektir. Bu sebeple düzenli olarak yapabileceğiniz bir sporu seçmeniz oldukça önemli.

Bunun yanında da beslenme zayıflamak isteyenler için büyük öneme sahip. Bu sebeple sürdürülebilir bir beslenme programı yapmak kritik noktalardan birisi. Çünkü amacımız bir haftada çok kilo vermek yerine uzun vadede sağlıklı bir vücuda sahip olmak olmalı. Aksi takdirde yetersiz beslenmeden kaynaklı olarak vücut hastalıklara karşı dirençsiz kalır ve bu da sağlığımız için büyük bir risk teşkil eder.

Sonuç kısmına gelecek olursak kilo vermek için beslenmenin araştırmalar nezdinde daha etkili olduğunu söyleyebiliriz. Nitekim özellikle iç organlarımızın sağlığı yediğimiz besinler ile orantılıdır. O sebeple sağlık için beslenme önemli bir unsurdur. Ancak sağlıklı ve fit bir vücut için beslenme ve sporun bir arada olması gerektiğini araştırmalara bakarak açıkça görüldüğünü de ifade etmeliyiz.

Unutmadan hatırlatalım: Dünya Sağlık Örgütü (WHO), sağlıklı bir kişinin haftada 3-4 kez, 45 dakikanın üzerinde fiziksel aktivite yapmasını öneriyor.

Bilim donmuş, dural (statik) bir konu değil, sürekli ve artan bir hızla gelişen, değişen bir etkinliktir. Bu sebeple ileride yapılan araştırmalar bize belki de başka doğrular ile gelebilir. Bu yazı mevcut araştırmalar nezdinde yazılmıştır. Bilim ile kalın.