Geçmişten Günümüze Sneaker - StreetCase

Bu yazımda geçmişten günümüze sneaker modasının oluşmasını sağlayan ilginç hikayeleri, yapılan sponsorluk anlaşmalarını ve kullanım alanlarını inceliyoruz. Şimdiden keyifli okumalar!

Sneaker deyince kiminin aklına onla özdeşleşen bir marka, kiminin aklına ise sneakerlarla yaşadığı bir anı aklına geliyor. Biz bugün hem geçmişten günümüze sneaker üreten markaları hem de bu sneakerlarla ilgili ilginç ve ilginizi çekecek hikayeleri konuşacağız. İngilizce'de gündelik dilde spor ayakkabı anlamına gelen sneakerları gelin inceleyelim.

Sneaker, tarih boyunca çeşitli amaçlar için kullanıldı. Bazen oldukça az ses çıkardığı için suçluları yakalamakta, bazen reklam ve sponsor anlaşmalarında, bazen de sırf yüksek moda (high fashion) olduğu için oldukça fazla kullanılıyordu. Tabi bunların dışında bu kadar tercih edilmesinin sebebi rahat ve konforlu bir spor ayakkabı olmasıydı. 

Spor ayakkabıların tarihi 1830'lu yıllara dayanıyor. John Boyd Dunlop tarafından kurulan lastik şirketi sayesinde ilk spor ayakkabı modelleri karşımıza çıktı. Önceleri lastiklere çeşitli katkı maddeleri eklenip ayakkabıya dönüştürülürken daha sonraları kanvas adı verilen kumaşla birlikte bu ayakkabılar daha dayanıklı ve şık görünüme sahip oldular. O zamanlar kum ayakkabı olarak bilinen ayakkabılar, sahilde giyilmek için üretiliyordu.

Sneakerlar, Converse markasıyla birlikte popüler hale geldi. Popüler hale gelmeyip Converse markasıyla özdeşleşti adeta. O zamanlar basketbolcu Chuck Taylor tarafından giyilen Converse marka ayakkabılar, sneaker modasının başlangıcı olarak sayılabilir.

Alman ayakkabıcı Dassler Kardeşler ilk başlarda birlikte çalışıyordu fakat ayrı çalışmaya karar verdiklerinde Adidas ve Puma markalarını çıkardılar. Olimpiyatlarda Adidas marka ayakkabılar giyilmesi hem Adidas markasını hem de sneaker modasını gittikçe yaygınlaştırdı.

Sneakerlar sadece spor alanında değil, sinema sektöründe de oldukça fazla kullanıldı ve sneakerların yaygınlaşmasına sebep oldu. Bruce Lee, Onitsuka Tiger marka ayakkabılarla Game of Death filminde oynadı ve çok konuşuldu. Aynı marka spor ayakkabının sarı renklisi de Uma Thurman tarafından Kill Bill filminde kendini gösterdi.

Sneaker denildiğinde akla gelen ilk isimlerden olan Michael Jordan'dan da bahsetmek gerekir. 1984’te Chicago Bulls’un ünlü oyuncusu Michael Jordan ile Nike arasında bir sponsorluk anlaşması imzalandı ve Nike Air Jordan markası oluşturuldu. O zamanlar Chicago Bulls takımının renkleriyle uyumlu olan ayakkabılar, NBA tarafından ayakkabıda yeterince beyaz renk bulunmaması nedeniyle yasaklandı fakat Jordan bu ayakkabıları giymeye devam etti. Bu anlaşmayla birlikte yükselişe geçen sneakerlar artık herkesin ayağında görülüyordu hatta bazı modelleri alabilmek için mağazalarda kuyruklar oluşuyordu.

Geçmişten günümüze baktığımızda sneakerların giyilmesinin sebebi oldukça rahat olması. Günümüzde de hem daha erişilebilir hem de pandeminin hayatımıza girmesiyle daha rahat spor ayakkabılara yönelmemiz bu modayı hala canlı tutuyor.