Trakya’nın Saklı Cenneti: Kıyıköy

Bayramlar ve hafta sonları iş temposundan uzaklaşmak, sevdiklerimizle vakit geçirmek ve yeni seyahatler için bize güzel fırsatlar sunuyor. Özellikle İstanbul’da yaşayan biriyseniz mesafe nedeniyle Trakya rotası sizin için biçilmiş bir kaftan. Haydi gelin Kıyıköy’ü fethedelim!

Trakya’nın Saklı Cenneti Kıyıköy 

Birçoğumuz "Nerede o eski bayramlar?" sözünü son yıllarda çokça kez duymuşuzdur. Tüm değişimlere ve mesafelere rağmen bayramı bayram yapan şey sevdiklerimizle bir arada olmak. Özellikle 9 günlük bayram tatilleri hem beraber olmak hem de yeni yerler keşfetmek için çok güzel bir fırsat. Siz de özellikle İstanbul'da yaşıyor ve vaktinizin çoğunu yollarda geçirmeyi sevmiyorsanız Trakya tam da size göre bir seyahat rotası.

Öncelikle rotamıza geçmeden önce Edirne, Kırklareli, Tekirdağ gibi şehirlerin yer aldığı bölgenin adına neden Trakya denildiğine değinmeden geçmeyelim. Türkiye'nin kuzeybatısında bulunan Trakya, adını Antik Yunan’da yaşayan Traklardan alıyor. MÖ 2. yüzyılda bu bölgeye yerleşen Traklar, o dönemlerde Trakya’nın yerli halkı olarak kabul görüyor. Trakların, bölgenin tarihine ve kültürüne derin bir şekilde etki etmesinden kaynaklı olarak da günümüzde hala Trakya sıkça kullanılan bir kavram.

Küçüklüğümden beri çokça Trakya tarafına gitmemiz gerektiği için Kıyıköy ile erkenden tanışma şansım oldu. Artık her bayram rotamıza eklediğimiz yerlerden biri olan bu sahil kasabası, Kırklareli’nin Vize ilçesine bağlı ve Karadeniz’e kıyısı bulunmakta. Turkuaz renkli denizi ile insanı büyüleyen bir güzelliğe sahip olan kasabada hem deniz tatili yapabilir hem de tarihi yapılarını keşfe çıkabilirsiniz.

İstanbul’dan yapılacak olan 3 saatlik bir yolculuğun ardından varış noktamıza ulaşıyoruz. Dilerseniz Kıyıköy’ün en güzel noktalarından birinde bulunan Saklı Bahçe Restaurant’a bir kahvaltı için uğrayabilirsiniz.

Güzel bir kahvaltının ardından keşfe çıkmaya hazırız!

Aya Nikola Manastırı

İlk durağımız Aya Nikola Manastırı. Kayaların oyularak yapıldığı bu manastırın İmparator 6. Jüstinyen döneminde ve 527-565 tarihleri arasında yapıldığı düşünülmekte. Sahile oldukça yakın olan bu yapıyı görmeyi ihmal etmemenizi öneririm.

Kıyıköy Plajları

Kıyıköy’de biri limanın yanında diğeri de belediyeye bağlı halk plajı olmak üzere iki adet plaj bulunuyor. Karadeniz sahili olduğu için dikkatli olunmasında fayda var ancak şanslıysanız çok güzel bir deniz sizi bekliyor. Aynı zamanda İstanbul'a bu kadar yakın bir konumda deniz tatili yapabilmenin ne kadar zevkli olduğunu söylemeden geçemeyeceğim.

KIYIKÖY'DE KONAKLAMA

Eğer konaklama yapmayı düşünüyorsanız Kıyıköy’de birçok pansiyon bulunuyor olsa da dere kenarındaki kamp alanları muhtemelen sizi daha çok cezbedecektir. Kamp insanıysanız Pabuçdere etrafındaki kamp alanlarına göz atabilirsiniz. Konaklama dışında bu güzel ortamda kano yapabilmeniz de mümkün.

Kıyıköy'de Gün Batımı ve Aşıklar Tepesi

Dünya'nın pek çok yerinde gün batımı güzeldir. Ancak Kıyıköy'de gün bir farklı batar. Günü kapatırken tatlı yorgunluğunuza epey güzel bir manzara eşlik edecektir. Özellikle kasabanın meşhur yerlerinden biri olan Aşıklar Tepesi'nde sevdiğiniz insanla gün batımı izleme fırsatını kaçırmayın. Gün kapanışında ise görseldeki manzaraya sahip Efsane Restaurant'ta deniz ürünleri ile güzel bir akşam yemeği yiyebilirsiniz. 

Kıyıköy henüz yeterince keşfedilmemiş ve keşfeden insanların da bağımlısı olduğu sessiz bir hazine. Çok popüler bir destinasyon olmaması da kasabayı daha özel kılıyor. Sözün özü Kıyıköy, kesinlikle görülmeye değer bir yer.