Alternatif Müzikte Yeni Dalga: Psikedelik Akım

Kredi: 800x532

Türk Alternatif Müziğinde, özellikle son 4-5 yıldır yeni bir dalga aldı başını gidiyor. Bu dalganın içerisinde ise can alıcı bir kırılım noktası var: Psikedelik Akım. Bu güzide akımın yanında getirdiklerini, temsilcilerini, bıraktığı harika eserleri ve çok daha fazlasını, hazırsanız hep beraber öğreneceğimiz bir yolculuğa çıkıyoruz!

ALTERNATİF MÜZİKTE YENİ DALGA: PSİKEDELİK AKIM

Psikedelik Akımın dünya genelindeki doğuşu, 1960’ların başındaki siyasi ve toplumsal gerginliklere kadar dayanıyor aslında. Dönemin baskıcı ve bunaltıcı atmosferinden bir kaçış yolu arayan gençliğin, geleneksel algıya ek olarak kolektif bir bilinç de kazanması ve renk cümbüşleriyle, halüsinasyonlarla dolu bir dünyaya adım atışının hikâyesi bu.

Gözle görülemeyen dünyanın görülür hâle gelmesi, olayları yavaşlatma, derin düşünme, doğaçlama, benlik ile dünya arasındaki sınırları bulanıklaştırma, gerçeküstü hisler uyandırma, ışık hüzmelerinin arasında kuğu gibi süzülme ve daha niceleri… Psikedelik ya da bir diğer adıyla Saykodelik Akımın tanımını ve yanında getirdiklerini saymaya çalışsak bu liste uzar gider.

Psikedelik Akım, elbette sınırları belirlenmiş bir alanın içinde günden güne küçülmüyor. Aksine birçok müzik akımı ile harmanlanıp yeni türler oluşturabilecek potansiyelde. En çok bir araya geldiği türleri saymak gerekirse de Rock, Pop, Progressive, Anadolu Rock ve Synth müzik başı çekiyor diyebiliriz.

Kökleri Batı müziğine dayansa da Doğu’nun etnik tınılarını da bünyesinde başarıyla taşıyan bu yeni dalga, elbette Türk müziğinde de hatırı sayılır bir konuma sahip. 70’li yıllardan beri aşina olduğumuz o güzel isimlerin de aslında bu akımda eserler verdiklerini duymak bazen şaşırtabiliyor, evet. Barış Manço, Cem Karaca, Erkin Koray, Fikret Kızılok, Özdemir Erdoğan, 3 Hürel, Moğollar ve kimler kimler...

Hep geçmişten bahsedip durduk. Peki ya günümüzde kimler temsil ediyor bu güzide akımı? Zihni harekete geçiren, farkındalığı artıran, metafiziği ve sürrealizmi karıştırıp bize enfes bir atmosfer sunan besteleri ve sözleriyle, yeni dalganın bayrağını taşıyanlar, tam olarak neredeler? Bakışlarımızı hangi yöne çevirirsek bu insanları görebiliriz?

Kadıköy’e tabii!

Elbette sadece Kadıköy’de yaşayıp müzik yapmıyorlar. Ancak son 4-5 yıldır daha yoğun bir hareketliliğin baş gösterdiği, mahalle-kasaba hâlinden dolayı Kadıköy’de bir imge olarak beliriyorlar zihnimizde. Dev konser salonlarında, statlarda, festivallerde de hünerlerini sergiliyorlar, evet. Ancak belki de Kadıköy’de ya da Beşiktaş’ta bir kafede veya barda toplanmış, kendi hâlinde mutluluğu yakalamış, loş ışıklar ve biraz da elektronik tınılar eşliğinde, parlayan gözler arasında samimiyeti yakalamış olmaları cezbediyordur en çok. Kim bilir!

Yerlerini yurtlarını gördük, iç dünyalarını öğrendik. Şimdi de isimlerini analım da kulakları çınlasın.

EVDEKİ SAAT

“Evdeki Saat, şarkıların amatör ruhunu koruyarak sokak ve şiirle buluşturulması gerektiğini düşünerek kurulmuştur.” mottosuna sahip bir grup. Kelimelerle oynayıp yeni bir dil yaratmanın keyfine vardığını dile getirirken, aynı zamanda İstanbul’a olan sevgilerini de görüyoruz. İki versiyonu bulunan “Uzunlar” şarkısı ile ününe ün katan Evdeki Saat, uzun araba yolculuklarına eşsiz bir yoldaş.

HEDONUTOPIA

Hedonutopia, Arzu Ütopyası anlamına gelen bir kelime. Psikedelik Akım’a mensup tüm sanatçılar gibi Hedonutopia da anlaşılmayı değil hissedilmeyi bekleyen hikâyeler anlatıyor bizlere. Dream Pop ve Synth Pop denince de akla gelen gruplardan biri olmasının yanında, biraz loş biraz da stabil bir atmosfere sahip. “Bil ki” ve “Maymun Kral” ise grubun transa geçiren, her şeyi unutturan güzide eserlerinden yalnızca iki tanesi.

JAKUZİ

Yurt dışında da hatırı sayılır bir hayran kitlesi bulunan Jakuzi, Dark Wave ve Synth Pop ağırlıklı müzik tarzıyla yıldızı parlayan gruplardan biri. “Fantezi Müzik” albümünden sonra “Hata Payı” albümüyle daha karanlık, daha tematik ve daha kişisel bir atmosfer yakaladı ve albümden “Şüphe” şarkısı ise kesinlikle dinlemeye değer. Birleştirici ve düşünmeye davet eden eserleri ile Jakuzi’nin havası bir başka.

THE AWAY DAYS

Yurt dışında sahne alan başarılı gruplardan bir diğeri de The Away Days. Klasik Indie Rock, Shoegaze, Dream Pop ile Psikedelik ezgileri buluşturuyorlar. Tüm parçaları İngilizce olan grubun, ilk albümünden “Layers” şarkısını belki de bilmeyen yoktur. Bilmeyen arkadaşlarımızın da hemen açıp dinlemesi tavsiye edilir!

LALALAR

Lalalar’ın dikkat çekmeye başlaması, Gaye Su Akyol’un BBC Radio’daki kaydında gruba da yer vermesine dayanıyor. İlk teklileri “İsyanlar” ile yıldızı parlayan grubun hitap ettiği türler arasında da Elektronik, Funk ve Rock sayılabilir. Anadolu’nun mistik atmosferini de besteleriyle başarılı bir şekilde harmanlayan Lalalar’ın üç üyesi de farklı yollardan gelip ortak bir noktada buluşmuş. İyi ki de buluşmuşlar!

Bu listenin sonu gelmez, uzar da uzar. Gaye Su Akyol, Palmiyeler, Büyük Ev Ablukada, Ah! Kosmos, Brek... Türk Alternatif Müziğinden Psikedelik Akıma doğru dallanıp budaklanan, hak ettiği değeri henüz bulamamış, belki de adını bile duymadığımız o kadar çok müzisyen var ki! Belki de onları bu kadar değerli yapan sıradanlaşmamış olmalarıdır. Umarım bu çekici atmosferlerini her zaman korumaya devam ederler ve başarılarını katlayarak artırırlar derken, sözlerimi Jakuzi’den bir alıntı ile bitirmek istiyorum:

“Bir şüphe, soğutur bizi bir süre / Bir kasvet, çöker yoktan yere

Buruk bir his, aklını bulandırır / Felaket, kendine inandırır.”