Wall Street Cadısı

Zenginliğin altında yatan bir aşırı pintilik vakası: Hetty Green

Hetty Green 1834'de balina avlama filosu ve gemicilik çıkarlarıyla milyonlar kazanan Quarker ailesinde doğdu. Hetty'nin annesi ona bakamayacak kadar hastaydı, bu yüzden onu babası ve büyükbabası büyüttü. Tek çocuk olarak, Hetty'nin finansmanı ve yatırımı öğrenmesi ve anlaması çok önemliydi. Babası ve dedesi Hetty'ye peri masallarını okumak yerine borsa raporlarını okumayı öğretti. El yazısı yanlış ve özensiz yazımlarla dolu olsa da sayıları nasıl artıracağını biliyordu. Green, 13 yaşındayken aile şirketinin muhasebesini devraldı ve 20 yaşına geldiğinde babası, zengin bir talip bulmak için ona sezonun en güzel elbiselerinden oluşan bir gardırop almıştı. Hetty ise parayla devlet tahvilleri alarak kıyafetleri sattı. Hetty'nin sayıları çoğaltma ve para biriktirme bağımlısı olduğu ve başka hiçbir şeye ilgi duymadığı söylenebilir.

Babasının 1865'deki ölümünden sonra Hetty'ye 5 milyon dolarlık aile serveti miras kaldı. Kısa bir süre sonra, halası Sylvia Howland, hayır kurumlarına 2 milyon dolar bırakarak vefat etti. Söylemeye gerek yok ama Hetty Green bundan pek hoşlanmadı...

---

Soldan sağa: Hetty Green, damadı Matthew Astor Wilks ve kızı Sylvia Green Wilks ile 23 Şubat 1909'da Morristown, New Jersey'deki düğün günlerinde.

---

O zamanın diğer finansçıları gibi, birçok yozlaşmış ve etik olmayan eylemde bulundu. Örneğin, sahte imza kullanarak halasının iradesine mahkemede itiraz etti. (Kaybetti) Çaresiz durumdaki bankalara ve krizdeki şehirlere yüksek faizli krediler vermesi, demiryolları alıp satmak, haczedilmiş mülkleri kapatmak vb. eylemlerde bulundu.

1905'de Hetty,New York Times'a şunları söyledi: " İşler azaldığında ve kimse o işleri istemediğinde satın alırım, yukarı çıkıncaya ve insanlar satın almak için sabırsızlanıncaya kadar tutarım." 

Başka bir deyişle, modern bir akbaba kapitalisti modelini uyguluyordu.

Altın avcılarıyla çevrili olduğuna inanan Hetty, 33 yaşına kadar mütevazı bir servete sahip olan Edward Henry Green ile evlenmedi. Ned ve Sylvia adında iki çocukları oldu.  Edward, Hetty kadar para konusunda iyi değildi ve servetini ondan ayırmak için mümkün olan her çabayı göstermek zorunda kaldı. Sonunda bunu başardığında, Edward aile evlerinden taşındı. Hetty, Edward 'ın ölümünden önceki aylarda şaşırtıcı derecede insancıl bir şekilde onunla ilgilendi. Daha sonra basit bir siyah elbise aldı ve geri kalan günlerinde onu giydi. Bazıları anneliğin onu yumuşattığını düşünebilir ama bu yanlış bir varsayım olur. Çocukları ikinci el kıyafetler giydi. Oğlu bir kazada bacağını yaraladığında, Hetty oğlunu tedavi ettirmek adına fakirlere ücretsiz bir kliniğe götürdü. Doktorlar onu tanıdıktan ve para talep ettikten sonra hastaneden çıktı. Ned 'in bacağı düzgün bir şekilde iyileşmedi ve kesilmesi gerekti. Daha da kötü davrandı karnına bir sopa sıkıştırarak ve iç çamaşırıyla yerinde tutarak fıtığıyla ilgileniyordu. Yaşlandıkça, Hetty ’nin tuhaflığı arttı. Dikkatini basından veya potansiyel soygunculardan başka yöne çekmek için sık sık hareket etti ve beline bir zincir banka depozito anahtarıyla ve eline bağlı bir silahla uyudu. Hetty Green, 1916 'da 81 yaşında öldü. Ölümünden sonra çocukları, mezarında dönmesini sağlayacak türden hayatlara daldılar.

Sylvia evlendi ve hayatında çok bir değişiklik yapmadı. En isyankâr eylemi, 1961'de öldüğünde 443 milyon dolarlık  tüm mirasını hayır kurumuna bırakmaktı.
Ned ise 30 yıldır hayatın en güzel şeylerini seven bir koleksiyoner oldu. İlk aşkıyla yani Hetty'nin nefret ettiği ve Ned'in onunla birlikte hayattan zevk aldığı Mabel adlı bir fahişeyle evlendi.