Tuhaf Bir Hikaye: Benjamin Button
Kültür ve Sanat - 28 Ağustos, 2023 - Okuma Süresi: 3 Dk.
28 Ağustos, 2023
Amerikan edebiyatının bol ödüllü yazarlarından F. Scott Fitzgerald çarpıcı öyküsü Benjamin Button’ın Tuhaf Hikayesi’ni eminim birçoğumuz duymuşuzdur. Bugün sizlere işte bu öyküyü inceledim. İyi okumalar.
Yaşlı bir adam olarak dünyaya gelip zamana gençleşme fikri F. Scott Fitzgerald’ı büyülüyordu. Yazarın iki yıl boyunca zihninde evirip çevirdikten sonra 1922 yılında yazdığı Benjamin Button’ın Tuhaf Hikâyesi’ni Mark Twain’in şu sözü esinlemişti:
“Hayatın en iyi kısmının başta, en kötü kısmının da sonda olması ne yazık.”
Fitzgerald bu en bilinen hikâyesinde 1860 yılında yaşlı bir adam olarak doğup giderek gençleşen Benjamin Button’ın hayatını anlatır.
Benjamin Button 1860 yılında dünyaya gelmiştir. Ancak bir bebek olarak dünyaya gelmesi gerekirken gizemli bir şekilde yaşlı bir adam olarak doğmuş ve doğduğundan itibaren her gün gençleşmeye başlamıştır. Benjamin Button bedenen insanlara rehberlik edebilecek olsa da ruhen buna hazır değildir.Çünkü o yardıma muhtaç bir çocuktur.Benjamin’in babası oğlunun bu farklılığına rağmen onu normalleştirmeye çalışsa da pek de başarılı olamaz çünkü Benjamin babasına sadece itaat eder, babasının ondan yapmasını istediği şeyler ona hiçbir şekide mutluluk vermemektedir. Benjamin her geçen gün gençleşmektedir ve yaşlılıktan gençliğe doğru ilerlerken başından bir sürü olay geçmiştir. Savaşa katılmış, aşık olmuş, evlenmiş ve çoluk çocuğa karışmıştır.
Bu tuhaf öykünün oldukça gizemli olması okuyucuları oldukça etkilemiş olacak ki yazarımız edebiyat dünyasında kendisine bir ses bulmuştur. Başkahramanımız Benjamin’in önce üniversiteye, daha sonra da yavaş yavaş alt kademelerde eğitim görmesiyle birlikte iyice küçülmesi ve kendini bir hemşirenin kollarında bulması keskin bir sosyal hayat eleştirisidir. Aslında insanlığın sosyal hayat dediğimiz uçsuz bucaksız okyanusta sonu gelmeyecek şekilde akıp gitmesine vurgu yapmaktadır.Belki de bu okyanustan çıkmanın mümkün olmadığı onun büyüsüne kapılarak devam etmek gerektiği anlatılmaktadır.
Fitzgerald’ı Amerikan edebiyatı tarihinin en iyi yazarlarından biri haline getirdiği bu öykü. Ayrıca David Fincher tarafından filme çekilmiştir ve tarihin en iyi filmlerinden kabul edilmektedir. Aynı zamanda bu başyapıtın başrollerini Brad Pitt ile Cate Blanchett’in paylaşmaktadır.
Bu filmde Benjamin Button'ın babası tarafından bir yaşlı bakımevinin önüne bırakılması ve bu bakımevinde çalışan bir kadının Benjamin'i bulmasıyla onu olduğu gibi kabul edip annelik yapmaya çalışması belki de filmin en güzel yanlarından birisidir. Aynı zamanda Benjamin'in bu tuhaf hikâyesinin bizlere başta kim olduğunu anlayamadığımız bir kadın ve kızı tarafından Benjamin'in yazdığı günlük üzerinden anlatılması filmi daha çarpıcı hale getirmektedir.
Benjamin Button’ın gizemli hayatının anlatıldığı bu tuhaf ve gizemli öykünün her sayfasında ve bu sıra dışı filmin en dakikasında dünya dediğimiz bu uçsuz bucaksız okyanusun büyüsüne kapılmanız dileğiyle. İyi okumalar ve iyi izlemeler.
E-bültenimize abone ol!
Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.