Troia Savaşı

Kredi: Arkeofili

Troialılar ile Akhalılar (Yunanlar) arasındaki efsanevi kavga Homeros'un destanları sayesinde tarihteki en ünlü savaşlardan biridir. İÖ. 1200 dolaylarında böyle bir savaşın gerçekten mi yaşandığı, yoksa Troia kentini bir depremin mi yıktığı hala tartışma konusudur. 

Savaş Troia prensi Paris'in Sparta kralı Menelaos'un karısı Helen'i Troia kentine kaçırmasıyla başlamaktadır. Paris yeryüzündeki en güzel kadın olan Helen'i elde etmenin hakkı olduğu düşüncesindedir; çünkü Hera, Athena ve Aphrodite arasında kimin daha güzel olduğuna dair bir çekişmede, sırf Helen'in uğruna oyunu Aphrodite'den yana kullandığı için aşk tanrıçası ona böyle bir söz vermiştir. 

Ancak Menalaos karısını geri ister ve kardeşi olan Myken kralı Agemennon'la birlikte Akha ordularından oluşan ve emsali görülmemiş bir kuvveti seferber eder. Troia'nın sağlam bir kent olması ve tanrıların her iki safta dövüşmesi nedeniyle, kuşatma yıllarca sürer.

Savaşın bir çok kahramanı arasında iki isim öne çıkmaktadır; Paris'in kardeşi Troialı Hektor ve Akha savaşçısı Akhilleus. Hektor ve Akhilleus arasında geçen acımasız düellonun ardından Prens Hektor hayatını kaybederken, Akhilleus ise Paris'in topuğundan vurması üzerine tek zayıf noktasından hayatını kaybeder. Savaş kurnaz İthaka kralı olan Odysseus'un verdiği akıl sonucunda Akhalıların zaferi ile sona erer. 

---

Akhilleus'un Öfkesi 

Agamemnon'un komutasındaki savaşçıların en cesuru ve en güçlüsü olan Akhilleus'un zaafı, aşırı öfkesi ve gururudur. Kölesi olan Briseis'i Agamemnon'a bırakmaya zorlanınca artık savaşta dövüşmekten kaçınır. Böylece Akhalılar ağır kayıplar vermektedir. Troialılar Akha gemilerini yakınca, Akhilleus'un dostu Patraklos onun yerine ve onun zırhı içinde savaşır ama Hektor'un kılıcıyla can verir. Akhilleus kederinden çılgına dönerek Hektor'u öldürür ve aşağılama amacıyla cesedini savaş arabasının arkasında sürükleyerek Akha ordugahına götürür.  

---

Truva Atı 

Onlarca yıl süren savaşın bir türlü sonuca bağlanmaması üzerine, İthaki'nin kurnaz kralı Odysseus sinsice Troia'yı ele geçirmeye yönelik bir plan hazırlar. Akhalılar savaşçıların içine sığabileceği biçimde oyulmuş devasa tahta bir at yapar. Odysseus ve başka bir çok kişinin içine girmesinden sonra, at tekerlekler üstünde yuvarlanarak Troia'nın kapılarına kadar götürülür. 

Akhalılar ardından çadırlarını sökerler ve denize açılacaklarmış gibi gemilerine biner. Yunanlıların kuşatmayı kaldırdığı ve atı bir hediye olarak bıraktığını sanan Troialılar, kapılarını ardına kadar açar, atı içeriye taşır ve gece yarısına kadar kutlama yapar. Troia kentinin uykuya dalmasıyla birlikte, Odysseus ve adamları attan çıkıp aşağı iner ve gemileriyle dönmüş olan Akhalılara kapıları açar. Böylece istilaya uğrayan Troia kenti yağmalanır ve yerle bir edilir.