Picasso ve Kübizm

İspanyol ressam, heykeltıraş ve hatta şair olan Pablo Picasso' yu ne kadar tanıyoruz? Kendisi 20. yüzyıl sanatının ve Kübizm akımının en ünlü isimlerinden biri. Gelin bu yazımda Picasso ve geçirdiği evrelerden yalnızca biri olan Kübizm'i beraber inceleyelim.

                                                                           Picasso ve Kübizm

Pablo Picasso 1881 yılında İspanya'da doğmuştur. Picasso'nun söylediği ilk kelimenin 'piz' yani 'kalem' olduğu söylenir. Ancak belki de bu onun sanatçılığına mucizevi bir anlayış katmak içindir. Kim bilir? Picasso'nun babası da onun gibi sanatçıdır. Hatta Picasso'ya 7 yaşından itibaren sanat eğitimini veren de babasıdır. Ancak kendisi, Picasso 13 yaşındayken resim yapmayı bırakmıştır. Bunun sebebi, Picasso'nun yeteneğinin kendisini aşmasıdır. Picasso ilk resmini, Le Picador'u 9 yaşındayken tamamlamıştır. İlk büyük resmi ise 15 yaşındayken tamamladığı La Premiére Communion adlı eseridir. 

Picasso'nun geçirdiği evrelere baktığımızda onun resimde sürekli yenilik aradığını görebiliriz. Bu evrelerden biri yakın arkadaşını kaybetmenin etkisiyle yaptığı mavi tonlu ve yas içeren resimler yapmasıdır. Bu dönem 'mavi dönem' olarak adlandırılmıştır. Birkaç dönem sonra ise sanatçı Cezanne ve eserleri ile tanışmıştır. Cezanne'ın etkisiyle Picasso ve Georges Braque 20. yüzyıl'ın en önemli akımlarından biri olan ' Kübizm' i ortaya çıkarmışlardır. Perspektif ile ilgilenmeyip köşelli şekilleri resimlerinde kullanmaya başlamışlardır. Bu resimlere ilk baktığımızda geometrik şekilleri görürüz. Picasso silindir, küp, daire gibi şekilleri kullanarak portreleri veya olayları resmetmiştir.

Picasso'nun Kübizm akımıyla yaptığı resimler bize anlamsız gelse de anlatmaya çalıştığı olaylar etkileyicidir. Örneğin,1937'de yaptığı " Ağlayan Kadın" eserinde İspanya iç savaşının ardında bıraktığı hüznü ve kederi yansıtır. Yine "Guernica Toblosu " eserinde İspanya İç Savaşı sırasında Nazi Almanya'sının İspanya'nın Guernica şehrini bombalaması resmedilmiştir. Picasso resimleri kadar aşk hayatıyla da dikkat çeker. Birlikte olduğu bazı kadınlar onun resimlerine ilham kaynağı olmuştur. "Dora Maar Au Chat " adlı eserindeki kadın sevgilisi Dora'yı temsil eder. Bu eser Picasso'nun en pahalı eserlerinden biridir. Yine "Femme Assise Dans Un Jardin" eserinde aşığı Dora'yı bahçe ortamında çizmiştir. Çizim tekniklerinin, renklerin, kübist tarzının yanı sıra Picasso bu eserinde Dora'ya olan aşkını işlemiştir. "Üç Müzisyen" tablosuna ilk baktığınızda üç tane müzisyen göremeyebilirsiniz. Ancak dikkatli bakarsanız Picasso'nun mükemmel çizim yeteneği ile üç tane maskeli müzisyen resmettiğini göreceksiniz. 

Picasso yarattığı Kübizm akımıyla renklere ve biçimlere bakışımızda büyük bir dönüşüm yaratmaya çalışmıştır. Umarım, bu yazım Picasso'nun resimlerine ve Kübizm akımıyla yapılan eserlere bakış açımızı değiştirir.