Öncü Bir Kadın Yazar: Fatma Aliye Hanım

Kültür ve Sanat - 15 Kasım, 2021 - Okuma Süresi: 5 Dk.

15 Kasım, 2021

Öncü Bir Kadın Yazar: Fatma Aliye Hanım

Ahmet Mithat Efendi'nin manevi kızı olarak gördüğü ve ayrıca "Fatma Aliye Hanım yahut Bir Muharrire-i Osmaniye'nin Neşeti" adlı kitabının muhatabı olan Fatma Aliye Hanım'ın edebi kişiliğini hep birlikte inceleyelim.

Edebiyat tarihimizde babalar ve kızlarından bahseden bir eser yazılacak olsa ilk sıraya Ahmet Cevdet Paşa ve kızı, Fatma Aliye Hanım yazılır. Erkeklerin hakim olduğu yazı camiasında Zafer Hanım'ın yolundan giderek ilerleyen Fatma Aliye 22 Ekim 1862 yılında dünyaya geldi. Annesi Adviye Rabia Hanım, babası ise Ahmet Cevdet Paşa'dır. Ahmet Cevdet Paşa, Osmanlı'nın en zor dönemlerinde en zorlu görevleri üstlense de kızlarının eğitimine oldukça önem verir ve o dönemde Avrupalı kadınların bile sahip olmadığı eğitim imkanlarını sunar. Bu nedenle Fatma Aliye Hanım, konak eğitiminin yetiştirdiği ilk entelektüel kadın olmakla birlikte yetişme biçimi olarak hem Osmanlı konağı yaşantısından hem de Tanzimat sonrası kültürel ortamdan izler taşır. Fatma Aliye Hanım henüz 16 yaşında iken babasının uygun gördüğü II. Abdülhamit'in yaverlerinden Kolağası Faik Bey ile 1878 yılında evlenir. Küçük yaştan itibaren matematik, gramer, tarih, kimya gibi çeşitli hocalardan çeşitli dersler alır ve kendini geliştirme yolunda ilerler. Evleninceye kadar bu dersler devam eder ve ne dönemin edebi ortamındaki erkek hakimiyeti ne de yaptığı evlilik Fatma Aliye Hanım'ı yazmaktan alıkoyar. İlk yazı deneyimi olan çevirilerini evliliğin ilk yıllarında yapar ve bu yazılarla edebiyat camiasında tanınmaya başlar. George Ohlet'in ''Volonte'' adlı kitabını çevirirken 'Meram' adını kullanır. Bunun gibi takma adlarla bir süre yazı dünyasında kalır ve daha sonra "Sürat: Eiler'in Prensese Yirmi Birinci Mektubu" adlı yazısında Fatma Aliye imzasını kullanarak gerçek kimliğini ortaya çıkarır. Fatma Aliye Hanım'ın en dikkat çeken özelliklerinden biri ise Wirginia Wolf'un "Kendine Ait Bir Oda ( The Room Of One's Own)"adlı yazısında şikayet ettiği konuları bu eser yayınlanmadan 20 yıl önce kaleme almasıydı.

Öncü Bir Kadın Yazar: Fatma Aliye HanımFatma Aliye Hanım, hayatı boyunca İslami bir bakış açısı benimseyerek kadınların günlük hayatına dair eserler kaleme alır. Toplumsal meseleler konusunda oldukça duyarlı olan Fatma Aliye Hanım bu alanda cesaretli adımlar atarak Müslüman bir kadının hem iyi bir anne hem de başarılı bir iş kadını olacağını kanıtlamak için uğraşır. Onun derdi aile hayatının sağlam temeller üzerine kurulmasıdır ve bunu sağlamak için hem kadının hem erkeğin rollerini iyi kavraması gerektiğini ileri sürer. Kadın haklarının kazanılması yolunda verilen mücadelede emeği oldukça fazladır. Ezilen, hor görülen bir kadın anlayışının islamda olmadığını; dinin böyle bir şey emretmediğini topluma anlatmaya çalışır. Fatma Aliye Hanım kentte yaşayan ve "iyi eş, iyi anne, iyi Müslüman" olarak tanımladığı kadınların sorunlarıyla ilgilenir ve ona göre toplumun yarısını erkekler oluşturuyorsa diğer yarısını da kadınlar oluşturur. Bu yüzden kadınların eğitimine, sosyal hayatına yön verecek adımlar atılmasına yardımcı olur. Onu radikal feminist çizgisine yaklaştıranlar olsa da Aliye Hanım aksine cinsiyet merkezlidir. O, herkesin eşit sorumlulukla hayatı paylaştığını lakin her cinsin kendine has ödevleri olduğunu vurgular.

1897 yılında Türk-Yunan Savaşı'nın gazilerine ve şehit yakınlarına yardım etmek için Cemiyyet-i İmdadiyye Derneği'ni kurar. Bu faaliyetler sonrası II. Abdülhamit tarafından Berat Ödülü alır. Ayrıca bugün Kızılay olarak bilinen Hilal-i Ahmer Cemiyeti'nin ilk kadın mensubu olarak tanınır. Uzun süre bu faaliyetlere devam eden Fatma Aliye Hanım 1924 yılında sağlığıyla ilgili sıkıntılar çekmeye başlar ama ne sağlık sorunu ne de yoğun hayatı onu inancından ve hedefinden alıkoymaya yetmez. Fatma Aliye Hanım'ı yazıya, hayata küstüren ise kızı Zübeyde İsmet'in hayati alanında yaptığı tercihler ile ilgili basında yazılanlar olmuştur. Kaleme aldığı son mektuplarında bu acıyı dile getirir ve doğduğu şehir olan İstanbul'da vefat eder. Bu kadar önemli işlere imza atmış bir kadının cenazesine gelen insanlar yirmi kadardır. Ölümü hakkında ise gazetelerde yalnızca dört satırlık bilgi verilmiş ve hayatı boyunca yazdığı eserlerin adı bile anılmamıştır.

Haftalığın PeP'te!

İlk 15'a giren her içerik ile 200 TL kazan!

En popüler yazar sen ol!

Okunma puanını artır, kazan!

Liderlik Tablosu'na göz at!

Bu haftanın en çok okunanları.

E-bültenimize abone ol!

Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.

Gizlilik Sözleşmesi'nde belirtilen hüküm ve koşulları kabul ediyorum.