Mozaik: Geçmişten Günümüze Büyüleyici Bir Sanat

Kredi: pinterest

Geçmişten günümüze kadar değerini korumuş sanatlarımızdan biri olan mozaik sanatını sizin için inceledim. Mozaik sanatında hangi tekniklerin kullanıldığını, nasıl yapıldığını gördüğünüzde ilham almamanız mümkün değil. Bu sanatı merak ediyorsanız yazımı inceleyebilirsiniz.

İlham almak için gezdiğiniz birçok sayfada mozaik sanatının, günümüzdeki ev dekorlarına olan yansımalarını görebilirsiniz. Özellikle bohem tarzdaki evlerde oldukça yaygın olan mozaik dokular, iç tasarım haricinde dış mekanlarda da yaygın olarak kullanılmakta. 2000li yılların başında yaygın olarak kullanılan ve banyo fayansını andıran 'süslemelerden' bahsetmiyorum tabii ki. Mozaik sanatının apartmanın dış çeperine blok adı yazmaktan daha farklı bir şey olduğunu hepimiz biliyoruz. Biliyoruz, değil mi?

Sümerler zamanında ortaya çıktığı düşünülen bu sanat, Sümerlilerin ev duvarlarına yapıştırdıkları çömlek parçalarının bir devamı olarak kabul ediliyor. Tabii günümüzde farklı tekniklerle uygulanan bu sanat; ahşap, metal ve cam gibi çeşitli malzemelerle de yapılabiliyor. Gaziantep ve Hatay gibi önceden Roma İmparatorluğu’nun hüküm sürdüğü tarihi şehirlerde mozaik sanatına sıkça rastlamak mümkün. Bizanslılar ise Smalti adı verilen küçük renkli taşları, ışığın yönüne göre ayarlayarak irili ufaklı birleştirip uyguladıkları mozaikleri duvar ve tavanlarda kullanmış ve bu konuda uzman kabul edilmişlerdir. İslam kültüründe ise mozaik, matematiksel zenginlikle donatılmıştır. Daha çok desen oluşturmak için çinilerle birlikte kullanılan mozaikler birçok İslami eseri süslemiştir.

      

(Zeugma kentinde bulunan Belkıs)         

 

(İslami mozaik sanatı)                          

   

(Smalti taşları)

Peki tüm bu mozaik tekniği aynı mı? Tabii ki hayır. Birçok farklı teknikle yerleştirilen mozaikler, ince işçilik ve sabır istiyor. İşte o tekniklerden bazıları:

Opus Tessellatum (Tuğla Deseni):

Çakıl taşının malzeme olarak tercih edildiği bu teknikte taşlar, bir ızgara şekli oluşturacak şekilde yerleştirilir. Döşemelerde ise genelde aynı boyutlarda kullanılan çakıl taşları yerine düzgün şekilli seramikler veya cam parçaları kullanılır.

Opus Vermiculatum (Solucan Deseni):

Desenin merkez olarak alınıp taşların çevresine yerleştirilmesiyle oluşturulan teknikte şekil solucana benzediği için tekniğe bu ad verilir. Genellikle hamam ve çeşmelerde bu desenlere yer verilmiştir.

Opus Classicum (Klasik Desen):

Solucan ve tuğla desenlerinin birlikte kullanılması ile oluşan bu teknik, Romalılar tarafından sıkça kullanılmıştır. Her oluşan nesnenin arkasında farklı bir desenin oluşmasından dolayı bu teknikte oldukça farklı desenler elde edilmektedir.

Günümüzde kullanılan tekniklerin bu kadar çeşitli hale gelmesi ve ulaşılabilirliğinin bu kadar yaygın olmasına şaşmamalı. Tarihi doku olarak bakıldığında bizleri büyüleyen bu sanatın evlerimizin içine kadar girmesi beni çok etkiliyor. Eskisi kadar emek gerektirmeyen ve milyon çeşitte üretilebilen bu mozaiklerin, mekanın ruhunu tamamen değiştirdiği görüşündeyim. Kendimi daha yakın bulduğum bohem ve hippi tarzda mekanların yapımında oldukça fazla yer verilen mozaiklerin, karışık desenlerine rağmen göz yormadığını düşünüyorum. Yanlış kullanımlarda facialara da yol açabilecek olan bu malzemelerin doğru ellerde harikalar yarattığı ise başka bir gerçek.

  

Havuz kenarına yapılmış bu harika işçilik mekanın havasını tamamen değiştirmiş. Sizi akvaryumda yüzüyormuşsunuz gibi hissettiren duvar, mozaik sanatının da ötesine geçmiş.

    

Genellikle banyolarda yaygın olarak kullanılan bu tarz desenler, banyonun alışılmış sıkıcı havasını kırıyor. En az 1 saat banyo yapan insanların bu zamanı iki katına çıkaracakları aşikar.

               

Dış mekanlarda merdivenlerin yüksekliklerine işlenen bu mozaikler ise göz alıcı. Gerek aynı, gerek farklı tarzlarda kullanılan mozaik gayet zarif görünüyor.

Başka yazılarda görüşmek üzere! Sanatla kalın.