Kalıplara Meydan Okuyan 5 Feminist Kore Drama Önerisi

İzlerken "Bu kadarı da fazla ama!" dedirtecek kadın karakterleri ile dikkatleri üzerine çeken Kore dizi sektörü, feminist senaristlerin isyanı ile son yıllarda keskin bir değişime uğramış durumda. Öyle ki artık dizilerde kadınlar erkekleri evine bırakıyor, ilk adımı atmaktan asla çekinmiyor, erkekleri kolluyor, kendilerinden daha genç erkeklerle flört ediyor ve hatta o erkeklerden çok daha zengin ve kariyer sahibi oluyorlar! Kalıplaşmış yargıları kıran ve toplumsal cinsiyet rollerini eleştiren bu yapımları merak ediyorsanız mutlaka göz atın.

Asya Yapımları dendiğinde insanlar genellikle önyargılı olmaya eğilimlidir. Hangimiz olmadık ki? Ancak izlemeye başlayınca bu dizilere kapılmamak mümkün değil. Kore dizilerinin bu başarısının temelinde ise kendine özgü dili ve kalıpları olduğunu söylemek mümkün. Özellikle kadın karakterler söz konusu olduğunda bu daha abartı bir hal alabiliyor; karakterin erkek tarafından öpücük aldığında şoke olması, her zaman korunmaya muhtaç oluşu, hoşlandığı adamın annesi tarafından zorbalık görünce korkak davranması ve sevdiği adama karşı asla ilk adımı atamaması gibi kalıplar dizilerin olmazsa olmazı! Ancak bu kalıplar değişen dünya düzeni için ne kadar uygun? Artık kadınlar bunları izlemek istemiyor. Korunmaya muhtaç karakterlerin ön plana alındığı dizilerde kadınlar özgüvensiz ve kendi kararlarını vermekten yoksun yansıtılıyor. Ancak izleyiciler artık daha gerçekçi ve daha güçlü kadın karakterler görmek istiyor. Kore'deki senaristler ise bu kalıp yargılara meydan okumaya karar verdi ve karşılığında birbirinden güzel dizilerle gözlerimiz bayram etti. 

 

Bu yazımda son zamanların dizilerinden ağırlıklı olarak bahsedeceğim, kişisel fikrim ise Kore'de bu algının temellerini çatlatan ilk yapımın 2014 yapımı olan "It's Okay That's Love" isimli drama oluşudur. Drama ilk çıktığında karakterlerin fazla batılı görünmesi tartışma konusu olmuştu. Ancak sonrasında benzer yapımların çoğalması ile son 3-4 yılda yükselişe geçen feminist drama, günümüzde zirveye çok yakın bir konumda. Ben en çok ilgimi çeken dramaları öncelik alarak anlatacağım.

 

1. Search: WWW (2019)

 

Search WWW, birkaç iş kadının hayatını merkeze alan bir drama. Kore'deki arama motorlarının anahtar kelimeler ile nasıl oynadığını politik temelli eleştiren, aynı zamanda iş hayatı ve kadınların bu hayattaki yeri üzerine söyleyecek sözleri olan bir yapım. Bu dizideki kadınların çoğu erkek karakterlerden daha zengin ve tam anlamıyla işkolikler diyebilirim. Öyle ki, bu dizideki başrol kadının evlilik fobisi dahi var! "Nasıl yani? Kadınlar evliliğe can atmıyor mu?!" söylentisine adeta darbe niteliğinde. Erkek karakterin hayali evlenip ailesini kurmak olsa da kadın karakter evlenmek istemiyor. Kadın karakterin ev işleri ile arası çok iyi değil ancak işinde rakipsiz şekilde başarılı. Bununla beraber kombinlerin maskülenliği ve kadınların şirketteki pozisyonlarının erkek karakterlerden daha üst rütbede olduğu bir dizi, öyle ki burada duygusal zaafları olan karakterler kadın değil, erkek karakterler. Kadınlar birbirini kıskanmak yerine kolluyor ve öyle ki dizideki en ileri yaştaki kadın karakter bir ressam ve genç erkekler ona kendisini çizdirmek için adeta sıraya girmiş durumda. Dizi, kadınların meta olarak görülmesini de bu ressam ile erkekler üzerinden eleştiriyor. Dizi bununla da kalmayıp şirketteki yabancı uyruklu vatandaşlarını da siyahi ve kadın olarak özellikle diziye dahil etmiş. Dizide bir kadın, dövüş sporlarında ileri seviyede iyi ve onu taciz etmeye kalkışan bir adamı darp ediyor, aynı şekilde hoşlandığı erkeği de koruma altına alıyor. Search WWW Kore'de bu dönüşümün en belirgin olduğu dizilerden biri ve kesinlikle izlemeye değer!

 

2. Run On (2021)

 

"Erkekler ağlamaz!" mis gibi de ağlar!  Evet, bu dizide erkekler çokça ağlıyor. Run On birçok bakımdan Kore'deki dizi klişelerine meydan okumuş bir yapım. Başrol erkeği bir atlet, başrol kadını ise bir film çevirmeni. Bu ikili arasındaki ilişki anlatılırken yan karakterlerle de şirket başkanı bir kadın ile sanat öğrencisi bir erkek karakterin hikayesi ön plana çıkarılmış. Öyle ki, bu dizide hep kadınlar ilk adımı atıyor. İlk öpücüğü kadınlar veriyor, erkekler şok oluyor! Erkekler daha ürkek, kadınlar daha koruyucu. "Seni evine dek bırakayım mı?" diyenler hep kadın karakterler oluyor. Bana kalırsa dengeyi sağlamak konusunda en başarılı dizilerden birisi Run On! Çünkü bu dizide erkek karakterler de çok pasif değil, kendilerine özgü tarzları ve hak konusunda oldukça tutucular. Kendilerine bakabiliyorlar ve çok güzel yemek yapabiliyorlar. Hem kadınların güçlü olduğu hem de erkeklerin bu dengeye uyum sağladığı bir yapım olarak favorim Run On!

 

3. Strong Woman Do Bong-Soon (2017)

 

Afişten de anlayacağınız gibi bu dizide kadın başrol gerçekten GÜÇLÜ! Senarist bu sefer "Kadın ve Güç" ilişkisini fantastik ve absürt bir anlatımla bize sunuyor. Ailesinden gelen kalıtsal bir durum olarak olağanüstü güce sahip olan kadın başrole sahip bu dizide de; kadının erkeğe zarar geldiğince onu taşıdığı, ona bir şeyler öğrettiği ve birçok insanı kavgada koruduğu sahneler mevcut. Öyle ki erkek başroller çok zarif ve oldukça hassas olarak karşımıza çıkıyor. İzlemesi çok keyifli,  fantastik ve absürt komedi türü olarak ele alırsak somutlaştırma konusunda oldukça başarılı bir feminist dizi örneği diyebiliriz!

 

4. Age Of Youth (2017)

 

Age Of Youth toplumsal cinsiyet rollerine açıkça isyan eden bir yapım olmasa dahi özellikle "kadın dayanışması" kavramını ön plana çıkarmış bir dizi olarak ele alınabilir. Bir kız yurdundaki karakterleri temel alan bu dizide her karakter üzerinden farklı problemler ele alınmış. Bir karakter sevgili şiddeti ile savaşırken, diğer karakter taciz ile savaşmaya çalışıyor. Cinsel konularda cesareti ile ön plana çıkan karakterler de diziye kalıp yargılara karşı bir duruş katıyor.  Çok keskin bir yapısı olmasa da bu zorlukları ve direnişleri açık bir şekilde yansıtması ile takdire değer bir yapım. Özellikle izleyen kadınların fazlasıyla özdeşlik kurabileceğini düşündüğüm sıcacık bir drama.

 

 

5.  It's Okay to Not Be Okay (2020)

"İyi olmamak sorun değil." daha ismiyle bile ilgi çeken bu drama ise kadın olmanın duygusallık ile ilişkilendirildiği düzene adeta meydan okuyor! Nasıl mı? Sosyopat bir başrol kadın karakter ile. Bana kalırsa bu dizideki kadın karakter oldukça eşsiz ve beklenmedik derecede cesur bir kadın. Olaylara yaklaşırken fazla rasyonel davranıyor bu nedenle bir kadın olarak ekranlarda bu kadar duygularından sıyrılmış birini izlemek seyircide sıradışı bir etki oluşturuyor. Bir çocuk hikayesi yazarı olan kadın ile psikiyatride çalışan bir hasta bakıcı adam arasındaki ilginç aşk hikayesini anlatıyor. Ancak buradaki kadın karakter kafalardaki "cici prenses" yargısını da tamamiyle ürkütücü prenses kıyafetleri ile yıkıyor. Bu kadın herkesi ürküten ve prenseslere değil cadılara hayranlığı ile bilinen bir karakter oluyor. Aynı şekilde ilk adımı atmaktan da hiç çekinmiyor. Pembeyle beraber siyahın da bir kadın rengi olabileceğinin üzerinde durmuş bir feminist yapım.

 

Kore'deki Kadın Hareketleri son zamanlarda etkisini arttırmışken bu tarz meydan okuyan dramaları daha çok göreceğiz gibi görünüyor! İyi seyirler!