Hayvanlar Aleminin En Korkusuzu: 'Manyağın Oğlu' Bal Porsuğu
Kültür ve Sanat - 18 Ocak, 2021 - Okuma Süresi: 3 Dk.
18 Ocak, 2021
Kredi: Earth Touch News
Bu yazımda Guinness Rekorlar Kitabı'nda ''Dünyanın En Korkusuz Hayvanı'' olarak geçen ve sıra dışı bir hayvan olan bal porsuklarının bu unvanı nasıl aldığından, beslenme biçimi, savunma ve avlanma yöntemleri gibi ilgi çekici birkaç özelliğinden kısaca bahsettim.
İsminin masumluğu, vücudunun minikliği sizi yanıltmasın! Tamamen sevimli bir canavar olan bal porsuğu; günde 80 km koşar, aslan ve leoparlara kafa tutar, zehirli yılanları, akrepleri yer, arı kovanlarına kaygısızca girer ve aç olduğu sürece önüne çıkan her şeyi yiyebilir. Pek çok hayvana nazaran küçük bir bedene sahip olsa da bal porsuğu, hayvanlar aleminin en korkusuz türü. Bu akıl almaz cesareti sayesinde Guinness Rekorlar Kitabı'nda ''Dünyanın En Korkusuz Hayvanı'' olarak geçiyor ve hayvanlar aleminde ''Manyağın Oğlu'' olarak anılıyor.
Küçücük bir cüsseye sahip de olsa, oldukça kuvvetli bir kükremesi vardır. Hatta onun sesin yanında aslan kükremesinin miyavlama gibi kaldığı söylenir. Tam bir cazgır, anlayacağınız.
Peki böyle cesur, korkusuz bir hayvanın ismi neden bal porsuğu? Bal sevgisinden! Öyle ki, arılar tarafından binlerce kez sokulsa da kalın derisi sayesinde hiç oralı olmaz. Kovanlara girer, bal ve larva yemekten asla vazgeçmez. Ne de olsa ''Manyağın Oğlu''
Derilerinden bahsetmişken, kalınlığıyla beraber derisi esnektir de. Bu özellikler de ona diğer hayvanlarla kapışırken kolaylıkla hareket etme rahatlığını sağlar. Aslan, leopar, çakal gibi güçlü hayvanlara kafa tutabilecek özgüveninin en büyük kaynağı da belki de derisinin bu özellikleri.
Saldırdığı hayvanlardan bahsetmişken, yılanlarla münasebetinden bahsetmeden olmaz. En şaşırtıcı özelliklerinden biri ise Yavru bir fili anında öldüren kobra yılanlarına saldırması, sokulup zehirlendiğinde dahi yalnızca kısa bir süre bayılıp ayılması, kalkıp ziyafetine devam etmesidir. Evet evet, dünyanın en zehirli yılanlarına saldırıyor, yiyor, bayılıyor sonra da ayılıp yemeye devam ediyor.
Diğer bir şaşırtıcı özellikse, bu zehirlere karşı dirençlerine ulaşmaları için geçtikleri eğitim süreci. Bal porsukları yavrularına, zehirli böcekleri ve hayvanları yavaş yavaş tanıtırlar. Yavru bal porsukları ilk önce akrep gibi nispeten daha az zehirli hayvanları yemeye başlarlar. Bu yöntemle, büyüdükçe daha etkili zehirlere bile bağışıklık kazanmış olurlar.
Ayrıca bal porsuğu, yalnız yaşayan bir hayvandır. Vahşi doğada pek çok hayvan sürü halinde yaşarken o, tek tabancadır.
Bütün bunlardan sonra çok şaşırtıcı gelmeyecektir ama kendisinin korku hormonunun olmadığı düşünülüyor. Zira yukarıda belirttiklerimin yanı sıra, bal porsuğu av olduğunda dahi pes etmez, kaçarken bile artistliğinden ödün vermez. Bir aslanın ağzındayken bile saldırmaya çalışır, yerinde durmaz... Felsefesi ölürken dahi kuyruğu dik tutmaktır, savaşırken can vermektir (Örneğin aşağıdaki fotoğraftan sonra dahi direniyor, ölmüyor).
Kısacası bal porsuğu, edindiği tüm namları hak eden, kuşkusuz ikonik, etkileyici bir hayvan. Çöllerin kabadayısı. İnsan bu nasıl dayanıklılık, nasıl kararlılık demeden edemiyor…
E-bültenimize abone ol!
Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.