Grönland ve İzlanda'nın Bilinmeyen Hikayesi
Kültür ve Sanat - 06 Haziran, 2022 - Okuma Süresi: 4 Dk.
06 Haziran, 2022
Grönland, yeşil ada anlamına gelmektedir. İzlanda ise buz ada olarak adlandırılmaktadır. Peki size de bu durum garip gelmedi mi? Tam tersi olması gerekmez miydi? Gelin bunun nedenine birlikte bakalım!
Greenland ya da daha çok bilinen adıyla Grönland, dünyamızın en büyük adası konumunda. Bu adanın yüzölçümü 2.166.086 kilometrekare. Grönland'ın %81’i buzullarla kaplıdır ve ancak geri kalan kalan %19'luk kısmında yaşam vardır. Grönland’ın 2020 yılı itibariyle 56.367 nüfusu vardır. Adanın nüfusu neredeyse 50 yıldır aynı seviyede seyretmektedir. Nüfus, Greenland'ın yaşama elverişli hale geldiği her geçen gün daha artmakta olsa da bu artış ancak yüz ve bin arasında değişmektedir. Elbette nüfusa oranla azımsanmayacak derecede yüksek artışlardır. Ancak Grönland tam bağımsız bir devlet değildir. 1 Mayıs 1979’dan beri özerkliğini kazandığı Danimarka Krallığı’nın bir parçası halindedir. Krallığın ana toprağını oluşturan Danimarka’nın yüzölçümünün ise 50 katı büyüklüğünde olduğu dikkat çeken bilgiler arasındadır.
Dünya basınında çok da bilinmeyen bu adanın aslında bir sırrı bulunmakta. Bu sır, Amerika’nın keşfine de ışık tutabilecek düzeyde bir sır olarak araştırmacılara tarafından tarihe geçmekte. Grönland bakıldığında coğrafi olarak Kuzey Amerika kıtasına bağlı bir ülkedir. Dolayısıyla Greenland’ın keşfi Kuzey Amerika’nın da keşfi anlamına gelmektedir. Ancak bu başka bir yazımızın konusu olsun ve biz İzlanda ve Grönland'ın hikayesine dönelim.
Adaya adını veren topluluk Vikingler'dir. 8. ve 11. yüzyıllar arasında Avrupa'da korsancılık ve denizcilik açısından mühim faaliyetlerde bulunan Nordik bir topluluk olan Vikingler'in ana yurtları günümüz Danimarkası sınırlarıydı. Vikingler buradan gemilerine binerek kıta Avrupası'nın sahillerine akınlar yapıyor ve buraları yağmalıyorlardı. Kimi zaman kolonileştirme bile mümkündü. Ancak kıta Avrupası'nı kolonileştirmek mümkün değildi çünkü halihazırda belli bir kültüre adapte olmuş insan toplulukları vardı. Bu yüzden Vikingler burada sadece ganimet toplamak için bulunuyordu. Bundan dolayıdır ki Vikinglerin koloni kurma girişimleri güney topraklarında başarısızlıkla sonuçlanmış ve buralar sadece ganimet bölgeleri olarak kalmıştır. Ancak kuzey bölgeleri bu şekilde değildir. Çünkü buradaki coğrafyalarda kimse yaşamıyordu.
Buralarda kimse yaşamamaktaydı, yaşayan halklar da direnecek güçte değillerdi. Bu sayede Vikingler kuzeyde; Shetland Adaları, İzlanda, Faroe Adaları ve Grönland'da koloniler kurmuştu. Vikingler tam bu sırada ilk olarak İzlanda'ya ayak basmışlar ve ilk ayak bastıkları yer onlara çok soğuk geldiği için buraya Iceland adını vermişlerdir. Yani Buz Adası. Vikingler onlara soğuk gelen bu diyarda kalmak istemediler ve burayı da kolonyal bir topluluk haline getirmek için uğraşmadılar. Daha sonra Kızıl Erik adındaki bir şahıs Grönland'ı keşfetti ve burada bir koloni kurmaya karar verdi. Burası tamamen buzlardan oluşan bir memleketti ve korsanlarında bu tür yerlerden uzak durduğu bilinmekteydi. Ancak adanın hemen aşağısında Vikinglerin terk ettiği İzlanda ise bereketli bir konumdaydı. Buranın tekrar keşfedilip gerçek potansiyelinin farkına varılmaması ve tekrar korsan saldırılarına uğramaması için korsanlara bir oyun oynanmış; yeşil bereketli topraklara sahip olan İzlanda buz adası olarak anılırken, buzlarla kaplı Grönland, yeşil ada olarak tarihe geçmiştir. Vikingler yeşil adaya doğru yola çıktığında aradıklarını bulamamışlardır.
Bir başka yazıda görüşene dek, sağlıkla kalın!
E-bültenimize abone ol!
Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.