Edward Hopper Ve Sinemanın Yalnız Kadınları

Kültür ve Sanat - 18 Aralık, 2020 - Okuma Süresi: 4 Dk.

18 Aralık, 2020

Edward Hopper Ve Sinemanın Yalnız Kadınları

Bir sonbahar yalnızlığı misali onların bakışları. Her sözlerinden bir yaprak dökülür. Edward Hopper'ın eserlerindeki ve sinemadaki bu benzer karakterleri inceleyeceğiz.

Edward Hopper Ve Sinemanın Yalnız Kadınları

Edward Hopper’ın eserlerinde ilgimi çeken en önemli figür “yalnız kadınlar”.  Resmettiği yalnız kadınların ruh halleri ve ortamda bulunan sade detaylar beni içine çeker her zaman. Bu resimler beni sinemadaki yalnız kadınları düşünmeye itti. İzlediğim bazı filmlerdeki yönetmenler de adeta Hopper gibi kendi dünyasında yaşayan kadınları resmetmişti. Sahneler birer tablo, tablolar ise birer sekans haline geliyordu. Bu yazıda Hopper’ın ve sinemanın bazı yalnız kadınlarına göz atacağız.

1882 Temmuz’unda New York / Upper Nyack’ta dünyaya gelen Edward Hopper, eserlerinde modern şehirde bireyin yalnızlığını özellikle kadınların iç dünyasını yansıttığı eserleriyle tanındı ve bu eserlerinde model olarak eşi Josephine Hopper’ı kullandı.

Edward Hopper ve Yalnız Kadınlar

Morning Sun (1952)

 

 

 Room in  Brooklyn (1932)                           

 

 

Summer Interor (1909)                                

 

 

 Automat(1927)                                         

 

 

Woman in the Sun (1961)         

                                                                  

 

Sinemada Yalnız Kadınlar

İç dünyasının yalnızlığını sonbahar esintisi gibi içimize işleyecek ve oyunculukları ile hayran bırakacak sinemanın yalnız kadınları:

Serap/Naciye - Aaahh Belinda (1986)    

 

Serap bir tiyatro oyuncusudur. Bir gün kendisine gelen bir reklam filmi teklifini kabul eder. Bu reklam filminden çok etkilenen Serap kimliğini kaybeder. Artık hayatına bambaşka bir yaşantısı olan evli ve iki çocuk annesi Naciye olarak devam eder. Hareketli bir hayat onun için monoton bir hâl almaya başlar. Tüm dünyasına karşı yabancılaşmıştır. Artık kendi bile gerçekten kim olduğunu bilmemekte ve hayal ile gerçek arasında sürüklenmektedir.

Hanna Schmitz - The Reader (2008)

 

II. Dünya Savaşı sonlarında Almanya'da geçen hikayede Michael adlı genç, kendisinden yaşça büyük Hanna Schmitz’e aşık olmuştur. Gizli bir aşka dahil olan ikilinin ilişkisi Hanna’nın bir gün ortadan kaybolmasıyla biter.
Hukuk okuyan Michael savaş suçları mahkemesinde gözlemcilik yapıyordur ve yıllar sonra bir gün mahkemede sanık olarak Hanna’yı görür. Mahkemede Hanna’nın geçmişi ortaya dökülürken, Michael ikisinin de hayatını değiştirecek bir sırrı ortaya çıkarır.

 Charlotte - Lost in Translation (2003)

 

Orta yaşı çoktan geçmiş, evli ve çocuklu Amerikalı aktör Bob bir reklam çekimi için Japonya’ya gelir. Tokyo’da kaldığı otelde bir başka Amerikalı ile, fotoğrafçı kocasının peşinden buraya gelmiş olan sevimli ama ciddi Charlotte ile tanışır. Dillerine ve kültürlerine alışık olmadıkları Japonya'da fazlasıyla yabancılık çeken ve iletişimsizlik denizinde boğulan bu iki yabancı, bir Tokyo haftasonunda birdenbire yakınlaşacaktırlar.

Nana Kleinfrankenheim – Vivre Sa Vie (1962)

 

Nana aklı bir karış havada yüzü bir türlü gülmeyen bir genç kızdır. Henüz daha 22 yaşında olmasına rağmen evli, çocuklu üstelik bir de aktrist olma hayalleriyle evi terketmeyi aklına koymuştur. Evliliğini de çocuğunu da arkasında bırakıp yaşadığı karmakarışık olaylar sonucunda kendini birdenbire fahişelik yaparken bulmuştur. İşler Nana için pek yolunda gitmemektedir. Yeni hayatında zorlu ve karanlık anlar artık genç kızın korkulu rüyası olacaktır. Nana’nın hayatını 12 evreye bölerek anlatan ve her bölümde belirlediği temalar üzerinden giden Godard, bazı hikayelerle yer yer belgesel türüne de yaklaşıyor.

Malena Scordia – Malena (2000)

 

Politik çıkmazlar sebebiyle dünya ülkeleri, büyük bir savaşın eşiğindedir. Bu dönemde gençliğine ulaşmaya çabalayan bir çocuk, kasabalarına yeni gelen, güzelliğiyle hayran kendisine hayran bırakan bir kadın olan Malena'nın etkisiyle kendi erkek kimliğini bulmak üzeredir. Malena, tüm ihtişamıyla faşist bir İtalyan kasabasını derinden etkilemektedir. Bütün kasabayı birbirine düşürecek olan genç, seksi ve dul kadın, bu kasabanın hem başlangıcı hem de sonu olmak üzeredir.

Haftalığın PeP'te!

İlk 15'a giren her içerik ile 200 TL kazan!

En popüler yazar sen ol!

Okunma puanını artır, kazan!

Liderlik Tablosu'na göz at!

Bu haftanın en çok okunanları.

E-bültenimize abone ol!

Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.

Gizlilik Sözleşmesi'nde belirtilen hüküm ve koşulları kabul ediyorum.