Edebiyat Yazarlarının Babası: Ahmet Hikmet Müftüoğlu
Kültür ve Sanat - 29 Mayıs, 2023 - Okuma Süresi: 3 Dk.
29 Mayıs, 2023
Ahmet Haşim, Abdülhak Şinasi Hisar, Hamdullah Suphi Tanrıöver ve daha nice yazarımızın hocası olan Ahmet Hikmet Müftüoğlu'nun yaşamını, gençliğini, öğretmenlik ve yazarlık yıllarını ele aldım. Keyifli okumalar dilerim.
3 Haziran 1870 yılında İstanbul/Süleymaniye'de dünyaya gelen Ahmet Hikmet Müftüoğlu, babasını küçük yaşta kaybettiği için yaşamının büyük bir çoğunluğunu büyükbabasının yanında geçirmiştir. Çocukluğunu ya da edebi kişiliğini ne kadar etkilediği bilinmez ama büyükbabası Abdülhalim Efendi, Tripoliçe müftüsüdür; şiir yazan, şiir okuyan, vatansever bir adamdır. Zira, bir asker edasıyla 1820 isyanında şehri isyancılara teslim etmemiş ve şehit olmuştur. Baba tarafı şiir ve cenk ile yürüyen Ahmet Hikmet'in anne tarafı da tasavvufi bir gelenekten gelir. Annesinin soyu Niyazi Mısri'ye dayanan Moralı bir Halveti Şeyhinin kızıdır.
Ahmet Hikmet, eğitimini Galatasaray Mekteb-i Sultanisi'nde tamamladıktan sonra hemen bir memuriyetle iş hayatına atılır. İlk işi Hariciye Nezareti Şehbenderlik Hizmetleri Kalemi'nde memurluktur. Dört yıl sonra, yani 1893'te, ise Marsilya Başşehbenderliği Kançıları yani günümüz Türkçesi ile başkonsolosluk katibi olarak Marsilya'da işe başlar. Burada sırası ile Atina, Pire, Poti, Kerç'te katiplik yapar. Memleket özlemini daha genç yaşta tatmıştır Ahmet Hikmet. Memleketine ise 6 yıl sonra kavuşur. Yıllar sonra İstanbul'a gelen Ahmet Hikmet resmi görevlerine devam etse bile artık eline kalem almaya başlamıştır. Matbuat işlerine başladıktan sonra mezun olduğu okula, Galatasaray Sultanisi'ne imla, kıraat, kitabet, edebiyat ve Türkçe öğretmeni olarak geri dönmüştür. Kimler yoktur ki bu lisede: Ahmet Haşim, Abdülhak Şinasi Hisar, Hamdullah Suphi Tanrıöver... 11 yıl burada öğretmenlik görevini yapar ancak o dönemde okula müdür olarak gelen Tevfik Fikret ile araları açıktır ve o okulda öğretmenliği bırakır. Daha sonra Darülfünun Edebiyat Fakültesi'nde öğretmenliğe devam eder. Daha sonrasında ise yapacağı görev, son halife olan Abdulmecid Efendi'nin başmabeyinciliğidir. Halifelik kaldırılana kadar bu görevi yapmaya devam eder. Vefat edene kadar arada bazı resmi görevlerde de yer almıştır ancak bunlar kısa solukludur. 1927'de vefat ettiğinde ise Maçka'da Şeyhler Mezarlığı'na defnedilir.
Edebiyatla ilişkisi henüz lise yıllarında başlayan Ahmeh Hikmet, o yıllarda hocası olan Muallim Naci'ye karalamalarını gösterir. Bu karalamalar daha sonra yerini şiire bırakacaktır. İlk şiiri 1887'de Payidar gazetesinin sayfalarında Sezaizade Abdülhalim Hikmet imzası ile yer alır. Daha sonra 1890 tarihinde Parmantiye yahut Patates adlı bir fen kitabı yayınlar. Bir yıl sonra ise Leyla yahut Bir Mecnunun İntikamı, Haristan ve Gülistan, Çağlayanlar adlı eserlerini art arda yayınlar. Vefatının ardından sevenlerine ise bu başyapıtlarını bırakır.
E-bültenimize abone ol!
Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.