91 Yıllık Fırtınalı Bir Hayatın Sessiz Bitişi : Fevziye Fuad
Kültür ve Sanat - 26 Temmuz, 2021 - Okuma Süresi: 4 Dk.
26 Temmuz, 2021
91 yıllık yaşamında siyasi fırtınaların, sosyal kaos dönemlerinin canlı şahidi olan İran'ın devrik şahı Muhammed Rıza Pehlevî'nin ilk eşi, Mısır Kralı Faruk'un kız kardeşi Prenses Fevziye'nin fırtınalı ve sessiz sedasız biten hayatını gelin hep birlikte okuyalım.
Fevziye Fuad'ın fırtınalı hayatı 5 Kasım 1921 tarihinde babası Kral Fuad'ın İskenderiye'deki lüks Ra’s et-Tîn Sarayı'nda başladı.Ağabeyi Faruk'tan sonra üç kız kardeşin en büyüğü olan Fevziye,dadılarla ve yabancı bakıcılarla büyüdü.İngiliz ve Fransız mürebbiyeler tarafından dil öğrenen minik prensesin kişisel ihtiyaçları İtalyan uşaklar tarafından karşılanıyordu.Bebeklik ve çocukluk yıllarını kimi zaman İskenderiye'de kimi zamanda Kahire'de geçiren Prenses Fevziye, o dönem çok moda olan Batılı bir tarzda eğitim alması için İsviçre'ye gönderildi.
İsviçre'den döndüğünde anadili Arapça'nın yanında İngilizce,Fransızca ve İtalyanca'yı kusursuz bir şekilde konuşan 20'li yaşlarının başında olan Prenses Fevziye'ye çocukluğunun geçtiği saray çok sıkıcı gelmeye başlamıştı.Özgürlüğünün engellendiğini düşündüğü sıralarda bir evlilik teklifi tekrar özgür olabileceği düşüncesine dönüştü ve İran şahı Rıza Pehlevi'nin 19 yaşındaki oğlu Muhammed Rıza ile 1939 yılında görkemli düğünlerle evlendi. İki ailede iki ayrı mezhepten oldukları için bir düğün Kahire'de Sünni gelenekler çerçevesinde bir diğeri ise Tahran'da Şii gelenekler çerçevesinde yapılmıştır. Düğünden sonra Prenses Fevziye Tahran'a taşındı.Fevziye Tahran'a gelin olarak gittiğinde ağabeyi Faruk 1936 yılında ölen babaları Fuad'ın yerine tahta geçmiştir.
1930'lu yılların sonunda Tahran bir taşra kasabasından farksızdı ve Mısır'daki renkli yaşama alışık olan Fevziye'ye çok garip gelen bu durum üstüne Pehlevi sarayının sıkı kuralları ve sıkıcı yaşantısıyla birleşince iyice dayanılmaz hale geldi üstüne eşi Muhammed Rıza'nın annesi Tâcul-Mulûk’la yaşadığı gerilimler eklenince Fevziye için bunalıma girmek kaçınılmaz bir sondu. 1940'da kızları Şehnaz'ın dünyaya gelmesi Fevziye'yi birazcıkta olsa bunalımdan çıkardı fakat eşi Muhammed Rıza ile olan ilişkilerini düzeltmeye yetmedi. Diğer taraftan,artık İran şahı olan eşi Muhammed Rıza'ya bir erkek evlat,veliaht prens veremesinin getirdiği sosyal baskıyla mücadele eden Prenses Fevziye daha fazla dayanamadı ve nihayet 1945 yılında psikolojik tedavi görmek amacıyla Mısır'a gitti ve bir daha Tahran'a dönmedi.
1949 yılında Albay İsmail Şirin ile hayatını birleştiren Fevziye Fuad mutlu bir evlilik yaptığı ve iki çocuk sahibi olduğu eşiyle ömrünün sonuna kadar evli kaldı.
1952 yılında krallık yönetiminin darbeyle devrilip ağabeyi Faruk ve ailesinin sürgüne gönderildiğinde,Prenses Fevziye İskenderiye'de hayatını sürdürmeyi seçti. Artık Prenses Fevziye için yeni bir hayat yeni dönem başlıyordu. Her şey sakin ve durulmuş görünüyordu. Ancak kader,eski eşi Şah Muhammed Rıza'yı tekrardan Kahire'ye sürükleyecekti. 1979 yılında ülkesini terk etmek zorunda Şah,üçüncü eşi Farah Pehlevi ile Mısır'a sığındığında, Ortadoğu yeni bir sarsıntı döneminden geçiyordu. Mısır cumhurbaşkanı Enver Sedat'ın Şah'ı ülkesinde ağırlaması Mısır-İran ilişkilerinin gerilmesine neden olacaktı.
İlginç rastlantıların, siyasi fırtınaların ve sosyal kaos dönemlerinin canlı bir şahidi olarak uzun bir ömür süren Prenses Fevziye’nin bu sıra dışı hayatı 2 Temmuz 2013 günü, Mısır’da Savunma Bakanı Abdulfettah Sisi’nin ülkenin özgür biçimde seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’yi devirmek üzere harekete geçtiği saatlerde, İskenderiye kentindeki bir villada 91 yaşında fırtınalı, kaoslarla ve ilginç rastlantılarla geçen hayata az kişinin katıldığı bir cenaze töreniyle veda etti.
E-bültenimize abone ol!
Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.