Bir Tıpçının Gözünden Komite Sistemi

"Vizelerini verdin mi?" sorusuna cevapsız kalmakla beraber, daha kendimiz anlamamışken bir başkasına komite sınavlarını anlatmaya çalışmak herhalde çoğu tıp öğrencisinin başına geliyordur. Fakülteden fakülteye bazı özellikleri değişmekle beraber genel hatlarıyla tıp fakültesindeki komite sistemini inceleyelim.

Tıp fakültesinin ilk 3 yılında uygulanan bir sistem olan komite sistemi, aslında ilk duyulduğunda kafa karıştırıcı olabilir. Öncelikle belirtilmeli ki tıp fakültesinde 1 yıl birkaç kuruldan oluşur. Çoğu tıp fakültesi birbirinden uyumsuz ders programlarına sahip olduğu için kendi fakültemden örnek verecek olursam bizim 2. sınıfımızın ilk yarısında 3 kurul, ikinci yarısında 3 kurul olmak üzere toplam 6 kurul ve her 2 dönem de birer finali var. Tüm sınavların ayrı ayrı yüzdeleri alınıp yıl sonu notu oluşturuluyor ve buna göre bir sonraki seneye geçiş oluyor. Bizim geçiş barajımız 59.5 ama dediğim gibi bu baraj puanları veya kurul sayıları değişken olabiliyor.

Gelelim kurul ve komite kavramlarına:

Kurulların kitap ünitelerine benzettiğim bir yapısı var. Örneğin kardiyovasküler ünitesini düşünelim. Bu ünite kalple ilişkili dersleri içerir. Kalp anatomisi, histolojisi, fizyolojisi ve bazen klinikle ilişkili ön fikir oluşması adına yapılan radyoloji, iç hastalıkları gibi derslerden oluşur. Bu süreçte alınan dersler kardiyovasküler kuruluna aittir ve bu kurulun sonunda sınav yapılır, bu sınava ise komite sınavı denir. Komite sınavı genelde 100 sorudan oluşur, alınan derslerin kurul içindeki yüzde dağılımına göre de sınav içindeki soru dağılımı değişir. Ayrıca kurul içinde pratik ders saatleri olur ve bunlardan da puanlar alınır. Bu pratiklerden alınan puanlar üstüne 100'ü tamamlayacak şekilde teorik sınav hazırlanabilir veya teorik ve pratik sınavların ayrı ayrı yüzdeleri alınıp tek bir not oluşturulabilir. Bu not, komite notudur. 

Genel olarak komite sistemini vize sistemine göre daha derli toplu bulsam da soru dağılımı yapıldığından dolayı o kadar da öğretici olmayabiliyor. Toplam 100 soru olduğu için slayt başına 1 soru zar zor çıkabiliyor. Bu da genel olarak kolay soru sorulmayacağını gösteriyor, o yüzden konu temeli tam oturmadan daha ayrıntı yerleri çalışmak zorlayıcı olabiliyor. Bazı konulardan soru çıkmama ihtimali de olduğu için bazı slaytlara hiç çalışılamaması veya 80 sayfalık bir slaytın görmediğiniz bir köşesinden soru gelmesiyle, çalıştığın konunun sorusunu kaçırmak gibi eksi yanları da mevcut. Herkese iyi çalışmalar diliyorum! Umarım emeğimizin karşılığını alırız.