Bir Öğrenme Yöntemi Olarak: Chunking Methodu

Yeni bir şey öğrenirken nasıl bir yöntem izliyorsunuz? Yöntemleriniz arasına farklı bir seçenek daha katmak isterseniz bahsedeceğim şey tam size göre : Chunking Methodu. Psikolojik olarak kanıtlanmış bu öğrenme şeklini kavradıktan sonra bir estrüman çalmaktan dil öğrenmeye kadar sınırsız alanda kullanabileceksiniz.

Öğrenmeniz gereken uzun bir bilgi mi var? Ezber konusunda kötü müsünüz? Öğrenci numarasını bile ezberlemekte zorlananlardan mısınız? Chunking Methodu'yla tanışın. İngilizce bir sözcük olan chunk, ''yığın/istif'' anlamına gelir. Bilişsel Psikolojide ise bilgileri küçük parçalara ayırarak hatırlanmasına yardımcı olan bir teknik için kullanılır.

Öncelikle bu yöntemi anlamak için kısa süreli bellekten bahsedelim. Shorttime Memory dediğimiz kısa süreli belleğin iki görevi vardır.  Aldığımız bilgiyi belirli bir süre depolayabilir ya da o bilgiyi daha sonra anımsamak için uzun süreli belleğe aktarabilir. Kişiden kişiye değişkenlik gösterse de kısa süreli belleğin muhafaza edebildiği bilgi sayısı yalnızca 7 ile sınırlıdır. Chunking Methodu bu sınırlı alanı parçalara ayırmamızı sağlıyor. Bu sayede bilgiler arasında bağlantı kurarak bütün bir bilgiyi daha kolay hafızamıza alıyoruz. Aslında bu yöntemi günlük hayatımızda çoğumuz farkında olmadan kullanıyoruz. Peki nasıl kullanılır bu yöntem?

Günlük hayattan bir örnekle başlayalım. TC kimlik numarasını 11 hane olarak ezberlemek yerine 3-3-3-2 şeklinde bölerek ezberlememiz.

Buna benzer olarak telefon numaralarımızı üç parçaya ayırarak ezberlememiz.

Yukarıda verilen 9 haneli rakamı bir bütün olarak ezberlemeye çalıştığımızı düşünelim. Bu çok haneli sayıyı ezberlerken kısa süreli belleğin iki seçeneği var. İlk rakamlardan sonra gelen rakamları tutabilmek için önceki aldığı bilgileri çöpe atacak veya bu bilgiyi uzun süreli belleğe taşıyacak. Bir anda tamamını ezberlemeye çalıştığımız için kısa süreli bellek bu bilgiyi bir bütün halinde uzun süreli belleğe aktarması neredeyse imkansız hale gelecektir. İşte burada Chunking Methodunu kullanarak bu sayıyı üç parça halinde aklımızda tutmaya çalışalım. Bütün halde 9 birimlik bir alan kaplayacağı yerde ayırdığımız üçlü gruplar sayesinde üç birimlik alanı kaplar. 

Chunking Methoduyla ezberlenen parçalar bu sayede kolayca uzun süreli belleğe transfer ediliyor. Bu transferi daha kalıcı hale getirmenin bir diğer yolu ise öğrenmek istediğimiz bilgiyle aramızda ilişki kurmak. Bu bağı istediğimiz şekilde kurabiliriz ; hikaye uydurarak , sevdiğimiz bir şeye benzeterek , rengine, şekline veya özelliklerine göre gruplandırarak. Yeni bir dil öğrenirken bu metot gerçekten işleri çok kolaylaştırıyor.

Örneğin Almanca cümle kurmayı öğrenirken öncelikle başka bir dilden bildiğimiz benzer kelimeleri bir araya getirelim.

Gut : good

Es ist : it is

Es ist gut. = It is good

Şimdi yeni öğrendiğimiz bir kelimeyi ekleyelim> sehr:very

Es ist sehr gut. = It is very good.

Ya da keman çalmayı yeni öğrenen birini ele alalım. Keman eğitmeni ilk önce öğrenciye şarkının belirli bir kısmını çalmayı gösterir. Parçanın bir kısmı öğrenildikten ve beyindeki sinirsel bağlantılar kurulduktan sonra, öğrenci bir sonraki kısma geçer. Tüm kısımlar ayrı ayrı çalındıktan sonra, tüm parça birleştirilir. Böylece bütün bir şarkıyı çalmayı öğrenmiş olur.

Beynin sahip olduğu neredeyse sınırsız öğrenme kapasitesi sayesinde her insan potansiyel bir dâhidir. Öğrenmeyi öğrenerek bu dehayı ortaya çıkarabilirsiniz. Michael J. Gelb

Zihnimizi farklı şekilde kullanmayı başarabildiğimiz takdirde öğreneceklerimizin sınırı yok. Bu yöntemi günlük hayatımızda pratikler yaparak geliştirebilir , zihnimizi geliştirmek ve öğrenmemizi kolaylaştırmak amacıyla yeni bir dil öğrenmekten enstrüman çalmaya kadar uzanan bir çok alanda kullanabiliriz.