Geçmişten Geleceğe Teknoloji ve İletişim - TTCase
Dijital Yaşam - 14 Kasım, 2022 - Okuma Süresi: 6 Dk.
14 Kasım, 2022
Çağlar geçtikçe iletişim ile teknoloji arasındaki bağlantının kuvvetlenmesi kaçınılmaz bir gerçek. Gelişen ve dijitalleşen iletişimin sonucunda ortaya çıkan telekomünikasyon sektörünün gelişimine ve geleceğine gelin beraber bakalım.
İletişimsiz bir hayat elbette düşünülemez değil mi? Bu kavram o kadar geniş ki bazen karşımızdakine karşı bir gülümse, kaşımızı çatmamız; bazen ona bizi çok sevindiren bir haberi heyecanla anlatmamız, bazen bir telefon görüşmesi, ya da mesaj. Bunlar ve dahası bizlerin iletişim kurma ihtiyacı ile yaptığımız çeşitli haberleşme yöntemleri aslında. İletişim ihtiyacımızın teknolojinin imkanları ile birleşmesi sonucunda da telekomünikasyon kavramı hayatımıza girdi. Telekomünikasyon aslında latince "mesafe" ve "paylaşmak" kelimelerinin bir araya gelmesi ile oluşuyor. Telekom olarak da bilinen telekomünikasyon kavramı elektronik yöntemlerle mesafeleri aşan bilgi paylaşımını ifade ediyor aslında. Bizler de içinde yaşadığımız toplumda arkadaş ortamımızdan bulunduğumuz şehre, ülkeye hatta dünyaya kadar aslında büyüklü küçüklü gruplar içinde hayatımızı sürdürürken mesafeler arasında haber alma ve verme ihtiyacımızı tarihin başından bu yana farklı yöntemlerle gidermeye çalışıyoruz. İşte bu noktada özellikle içinde bulunduğumuz çağda gelişen telekomünikasyon sektörü bizlere büyük imkanlar ve kolaylıklar sağlıyor.
Tabi ki telekomünikasyon hayatımızda her zaman yoktu. Daha önce de dediğim gibi teknolojinin zaman içerisinde gelişmesi ile hayatımıza girdi. Peki öncesi nasıldı, iletişim ihtiyacımızı teknoloji bu kadar gelişmemişken nasıl karşıladık? Aslında biliyorsunuz ki çok eski zamanlarda dumanla, güvercinle sonraları da ışıkla giderilmeye çalışılmış. Özellikle Orta Çağda ışık çok sık kullanılan bir iletişim yöntemi iken daha sonra bunun yetersizliği yeni keşifleri beraberinde getirmiş. Evet yenilik gereksinimden ve yetersizlikten doğuyor. Bu her zaman böyle iken o dönemde bu gereksinim iletişim alanında büyük bir yeniliğe neden oluyor ve Fransız mühendis Claude Chappe ilk görsel telgraf sistemini kuruyor. Daha sonra yine çağın ve teknolojinin ilerlemesi ile bu sistemin yerini elektrikli telgraf sistemi almaya başlıyor.
Paylaşmaya, haberleşmeye, iletişim kurmaya bu sefer 1876 itibariyle Alexander Grahambell ve Elisha Gray'in geleneksel telefonu icadıyla devam ettik. İşte bu geleneksel telefon, günümüzde çok daha çeşitli işlevler görüyor. Kablosunu kaybeden iletişim bir zamanlar büyük ankesörlü telefonlarla konuşulurken belki de mucizeydi ancak artık bizler için gayet normal ve daha fazlasına da sahip. İletişim ile teknoloji artık iç içe geçti de diyebiliriz. Ancak daha önce de dediğim gibi ihtiyaçlar her zaman yeniliklere kapı açmakta ve günümüzde hızla ilerleyen teknoloji de artık direkt olarak etkileyebildiği iletişim alanında büyük adımlara önayak olmakta. Bu gelişimler kablosuz iletişimde artık intenetin de sağladığı avantajlarla beraber telekomünikasyon için de mobil ticaret kavramını oluşturdu. Bu ne demek oluyor derseniz, kısacası artık alım ve satım internetin sınırlarının olduğu her yere kadar ulaşabilmekte ve insanlar tüketimlerini kolayca mobil cihazlar üzerinden sağlayabilmekte. Yine kablosuz bağlantılar (wireless, wi-fi) ile aynı anda birçok cihaz hızlı ve sorunsuz bir şekilde internet altyapılarını kullanma imkanını buluyor.
İçinde bulunduğumuz yüzyılda, iletişim ön planda hatta bu yüzyıl iletişim yüzyılı olarak da adlandırılıyor. İnternet ile beraber sanal ortamda milyarlarca veri var ve verilerin global olarak yayılımı ise aslında iletişim uyduları ile sağlanıyor. Yani aslında iletişim uydusuna sahip olanlar iletişim sektöründe gidişatı belirleyenler. Dijitalleşen dünyamızda cep telefonları gibi mobil araçlara erişmek artık çok daha kolay. Bu telekomünikasyonun hayatımızdaki yerinin her geçen gün artmasını da sağlıyor. Örneğin Japonya'da ve bazı Avrupa ülkelerinde cep telefonu abone sayısı sabit hat kulanıcı sayısını geçmiş durumda. Bu erişimin fazlalığı mobil araçlar ile kullanıcılara sunulan mobil internet servisleri sayesinde kullanıcılar daha kişisel ve özel içeriklere sahip olabiliyorlar. Günümüzde dünya genelinde genç nüfusun %80'inden fazlası çevrimiçi iken, gelişmiş ülkeler baz alındığında bu oran %94'e kadar çıkmaktadır.Türkiye'de ise ülkemiz altyapı kurucusu olan Türk Telekom şirketi telekomünikasyonun gelişiminde en önemli paya sahip. Türkiyenin ilk entegre telekom operatörü olan şirket 2022 yılı verilerine göre de yaklaşık 24.6 milyon mobil abone ile kullanıcılarına telekomünikasyon hizmeti veriyor.
Duman, güvercin, ışık, telgraf ve geleneksel telefon derken teknolojinin gelişmesi ile ortaya çıkan telekomünikasyon kavramının geleceğine bakacak olursak en son yayınlanan Teknoloji, Medya ve Telekomünikasyon öngörüleri raporunda halihazırda satışları olan Wi-Fi 6 cihazlarının satışları, 5G cihazlarını geçmiş bulunuyor ve bu satış artışının önümüzdeki birkaç sene boyunca da devam etmesi bekleniyor. Bunun dışında dünya genelinde yapılan AR-GE çalışmalarına ve sektördeki gelişmelere baktığımızda ön plana yapay zeka çıkıyor. Evet teknoloji, sektörün her alanına birebir etki ediyor. Yani nasıl internetin ortaya çıkması direkt olarak iletişim alanını etkilemiş ve iletişimde çağ atlatmışsa, gelişen yapay zeka teknolojilerinin de günümüz telekomünikasyon alanını etkilememesi söz konusu olamaz. Her geçen gün artan talepler, ihtiyaçlar bu sektörde de gelişmeleri beraberinde getirecek şüphesiz. İletişim çağı bizler için daha ne kadar kolaylaşacak, çeşitlenip hangi yenilikleri getirecek bunları bir derece ön görmek mümkünken bir yandan da gelişen teknoloji hiç beklemediğimiz gelişmeleri karşımıza getirebilir. Çağın gereği ise şüphesiz yeniliklere açık olabilmek.
Vakit ayırdığınız için teşekkür ederim. Bir sonraki yazımda görüşmek üzere. Hoşçakalın.
E-bültenimize abone ol!
Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.