Yüzüne Bak Tarafını Seç!

Yüzler, onlarca binlerce yüzler. Aşina olduklarımız olmadıklarımız. Doğuştan gelen genetik tasarım, çevresel etkiler ve duygular...Ne de çok bizi biz yapıyor öyle değil mi? Yüzümüz genetik olarak genlerimizde kodlanan şifreler sonucu şu anki hâlinde evet fakat sadece bu değil. Çevresel etkenlerle ki bu etkenler elimizde olmayan sebeplerle ya da kendi müdahalelerimizle şekillenir. Duygu yoğunluğunun yüzümüzün bir tarafında toplanışını da unutmamak gerekir tabii. Daha fazlasını öğrenmek için hadi, devam edelim!

  Harika bir yerdesin.Yanında sevdiğin insanlar.Eğleniyorsun ve bu ânı ölümsüzleştirmek istedin.Telefonlar, kameralar hemen çıksın! Fotoğrafları çektin ama bir dakika, bir sorun var! İçinizden bazıları mızmızlanmaya başladı bile. Bir de şöyle çek, böyle çek, bu taraftan da alır mısın, bu olmamış gibi sözler duymaya başladın. Hemen vakit kaybetmeden herkes pozisyonlarını değiştirdi, sen deklanşöre bastın ve evet, şimdi oldu. Artık elinde hârika bir fotoğraf var.                                      

Evet buraya kadar bir sorun yok fakat hiç düşündünüz mü? Neden bazılarımız yüzünün sağ tarafını beğenirken bazılarımız sol tarafını beğenir?

Bunun en güzel cevabı "asimetri" olabilir. Minimal asimetrik olan yüzlerimiz bizi iki gruba ayırıyor. Yüzünün sağ tarafını beğenenler ve sol tarafını beğenenler. Ama şunu bilmeliyiz ki biz tekiz ve özeliz, kıymetliyiz.Bu yüzden her iki tarafı da sevmeliyiz.

Şimdi şunları sorabilirsin:

1) Yüzümüz neden simetrik değil?

2) Simetrik olsaydı daha iyi olmaz mıydı? diye.

2.soruyu aslında sanat tarihçileri ve filozoflar yanıtlamışlar. Simetri ve asimetri kavramlarının estetik anlamda insanda hissettirdiği duyguları hemen sınıflandırmış ve şu sonuçlara varmışlar:

SİMETRİ; kural, kanun, can sıkıntısı, sabitlik...

ASİMETRİ; hareket, gevşeme, keyfilik, sürpriz...

Mesela moda fotoğrafçısı Alex John Beck "çekiciliğin simetri hipotezi"  fikrinden yola çıkarak hemen simetrik yüzler oluşturdu. Sonuçlar ne olursa beğenirsin? İnsanoğlu adına şükür ki mükemmel simetrinin mükemmel güzellik doğurmadığı ortaya çıktı.

 

 1.soruya dönecek olursak yüzlerimiz neden simetrik değil, demiştik.Bu soruya tek bir cevap veremeyiz.Birkaç etmen sıralayacağız.Hadi devam edelim.

Genetik yapın yüzünü tanımlamada 1. sırada diyebiliriz!

Burada genlerden, anatomik yapıdan detaylıca bahsedip canını sıkmayacağım merak etme;) Ama bilmelisin ki yüzünün içerisinde hava boşlukları mevcut ve bunlar birbiriyle aynı hacimde değil. Hatta ve hatta mimik ve çiğneme kasların da aynı güçte ve boyutta da değil. Bu yüzden genetik yapın seni sen yapmada ve yüzünü asimetrik yapmada bir numar

Çevresel etmenler, yüzünün minimal asimetrisini maksimuma çıkarabilir!

Evet, bu doğru.Gelişimsel farklılıklar elbette var ama dahası da var.Mesela yüzünün hangi tarafı güneşe daha fazla maruz kalıyorsa o taraf daha hızlı yaşlanır.Ya da sıklıkla yüzünün hangi tarafına yatıyorsun? Çünkü üzerine yattığın tarafın zamanla daha gevşek hâle gelir.Mimiklerin peki? Mimik kaslarını daha aktif olarak kullandığın tarafta mimik kırışıklıkların daha fazla olur.Bazılarını engelleyemesen de dikkatli adımlarla en aza indirebilirsin!

 Duygularını yüzünün her iki tarafında farklı yansıtıyorsun!

ABD'deki Wake Forest Üniversitesi'nde Kelsey Blackburn ve James Schirillo tarafından yapılan bir araştırmaya göre en iyi tarafın sol yanağın olabilir.Çünkü çalışma, yüzümüzün sol tarafındaki duygu yoğunluğunun sağ tarafa göre daha fazla olduğunu ve resimlerde daha hoş algılandığını söylüyor.

Evet görüyorsun ki yüzünün sağ ve sol tarafındaki farklılıklar yani asimetri seni bir tarafını daha çok sevmene zorluyor gibi görünüyor.

Unutma! Sen her hâlinle harikasın! Kendine en çokta ruhuna çok iyi bak.