Saç ve Göz Renginiz İşitmeniz Hakkında Ne Söylüyor?

Kredi: Foicey

   Sarı saçlı mavi gözlü olmak veya kahverengi saçla beraber koyu bir göz rengine sahip olmak. Doğuştan gelen bu özelliklerimizin işitme kaybına yatkınlıkta ne gibi rolleri var? Bu özellikler işitmemiz hakkında neler söylüyor ? İşte cevapları...

    Kahverengi gözlü ve saçlı, mavi gözlü ve sarı saçlı olmak işitmenizde nasıl bir etkiye sahip olabilir? İşitme kaybına yatkınlığı nasıl belirler?

   Bu konu merak edilmiş ve bir dizi araştırma yapılmıştır. 

   Genetik ve çevresel faktörler sıklıkla bireyin işitme kaybına yatkınlığını etkiler. İç kulaktaki melaninin, bireyin gürültüye bağlı işitme kaybına duyarlılığı ile ilişkili olduğu düşünülmektedir. Melanin'in işitsel sistemde ve gürültü travmasına karşı koruyucu bir rol oynadığı varsayılmaktadır.

Melanin, genellikle kahverengi rengin fazla yoğunlaştığı bölgelerde bulunan kara renkli bir pigmenttir.

    Gürültüye bağlı işitme kaybı yüksek seslere tek veya tekrar tekrar maruz kalınması nedeniyle görülen bir işitme bozukluğudur. Tehlikeli gürültüye maruz kalmanın etkisinin geçici işitme bozulmasına veya kalıcı işitme hasarına neden olduğu bilinmektedir.

    Bir bireyin gürültüye bağlı işitme kaybına duyarlılığını ve gürültüye maruz kaldıktan sonra iyileşmesini etkileyebilecek birçok olası faktör vardır. Bu olası faktörler, çevresel faktörleri veya genetiği içermektedir. İç kulakta mevcut olduğu kabul edilen melanin, öncelikle genetikten etkilenmektedir. İç kulaktaki pigmentasyon miktarı, genel pigmentasyon ve göz rengi ile ilişkilidir.

Pigmentasyon (Pigment birikimi), deri renklenmesi anlamına gelir.

   Yapılan bir çok çalışma da bizlere mavi gözlü bireylerin kahverengi gözlü bireylere kıyasla kendilerine ait temporal kemik melanini olmadığını belirtilmektedir. Dolayısıyla kahverengi gözlü popülasyonun gürültüye bağlı işitme kaybına daha az duyarlığı olduğu düşünülmektedir.

Temporal kemik:  kafatası'nın yanında bulunur,şakak diye bilinen yüzün kısımlarını destekler.

    Yapılan bir başka araştırma da ise açık gözlü insanların, uzun süre gürültüye maruz kaldıktan sonra daha iyi işitme eşikleri sergileyen kahverengi gözlü bireylere kıyasla, gürültüye maruz kaldıktan sonra daha kalıcı işitme kaybına sahip olduğunu bildirdi. Bu nedenle, gürültüye maruz kalma, daha açık pigmentli göz rengine sahip bireyler üzerinde daha güçlü bir etkiye sahiptir.

     Ele aldığım araştırmada, daha önce bu konuyla ilgili yapılan araştırmalardan farklı olarak katılımcılar kısa süreli müziğe maruz bırakılmıştır ve işitme değerlendirmeleri yapılmıştır. Uzun süreli gürültüye maruz kalma ile benzer olacak şekilde ilginç sonuçlar elde edilmiştir. Koyu renkli gözlü ve saçlı bireylerin kısa süreli müziğe maruz kaldıktan sonra daha iyi işitme eşiklerine sahip olduğu gözlenmiştir. Bunun nedeni ise melanin pigmentinin iyileştirici olma faktörüdür. Koyu renkli gözlü ve saçlı bireylerinde daha çok melanin pigmentine sahip olması daha iyi işitme eşiklerine sahip olma sonucu ile eşleştirilebilir. 

Sonuç olarak mavi gözler ve sarı saçlar ile kahverengi gözler ve saç grupları arasında farklılıklar görülse de, sonuçların tek başına pigmentasyona atfedilmesi olası değildir. Bireylerin gürültüye bağlı işitme kaybına duyarlılığı incelenirken diğer genetik ve çevresel faktörler gibi faktörler göz ardı edilmemelidir.