Mikrodalga Fırının Tarihçesi

Mikrodalga fırınlar, günlük hayatta sıkça kullanılan ev aletlerinden biridir. Peki mikrodalga fırınların nasıl icat edildiğini hiç merak ettiniz mi? Gelin beraber mikrodalga fırınların nasıl çalıştığına ve icat ediliş öyküsüne bir bakış atalım!

Mikrodalga fırınlar, aslında bir tesadüf eseri icat edilmiştir. 2. Dünya Savaşı yıllarında Müttefik Devletlerin radar geliştirme uzmanlarından biri olan Amerikalı Fizikçi Percy Spencer, 1945 yılında Raytheon adlı savunma şirketinde radar teknolojileri üzerine çalışmalar yapmaktaydı. Spencer, günün birinde radarlar ile ilgilenirken cebinde bir çikolatayı unutmuştur ve çikolatayı cebinden çıkardığında çikolatanın erimiş olduğunu fark edip çok şaşırmıştır. Bunun üzerine Spencer, bu olayın sebebini araştırmak için birkaç deney yapmaya karar vermiştir. Spencer öncelikle asistanını mısır almaya göndermiş ve mısır tanelerini radarın dalga yayan kısmının etrafına serpmiştir. Deney sonucunda Spencer'ın beklediği üzere mısırlar patlamıştır. Bu deney sonrasında Spencer, radarın dalgaları ile bir yumurta pişirmeyi denemiştir ve başarılı olmuştur.

2. Dünya Savaşı'nın sonlanması ile Raytheon şirketinin barış zamanı için yeni ürünlere gereksinimi vardı. Böylece Spencer, çalıştığı şirketi radarları bir pişirme cihazına dönüştürme projesine yatırım yapmaya iknâ etmeyi başarmıştır. Çalışmalar sonrasında geliştirilen ilk mikrodalga fırını, günümüzdeki fırınlara kıyasla 5 kat daha güçlüydü ancak 1,8 metre boyunda ve 340 kg ağırlığındaydı. İlk mikrodalga fırınların sadece boyut sorunu değil, ücret sorunu da vardı. Radarange adlı ilk mikrodalga fırının fiyatı tam 3000 dolardı. Bu fiyat, günümüzde 30.000 dolara eş değer bir fiyattır. Raytheon’un en büyük hatası mikrodalga fırın tasarımlarında gerçek bir radar kalitesinde pahalı magnetronlar (mikrodalga gönderme tüpleri) kullanmaktı. 1965’te yeni bir girişimde bulunuldu. Bu sefer mikrodalga fırınlar daha küçük ve ucuz magnetronlar kullanılarak tasarlandı. Böylece ürünün satış fiyatı 500 dolar olarak belirlendi. Böylelikle mikrodalga fırınlar tercih edilmeye başladı ve 1970'li yılların sonunda mikrodalga fırın kullanımı, normal fırın kullanımının üzerine geçti.

Mikrodalga Fırınlar Nasıl Çalışır?

Mikrodalga; ışık, radyo dalgası ve kızılötesi gibi bir dalga türüdür. Yüksek frekanslı dalgaların kısa dalga boyu, alçak frekanslı dalgaların ise uzun dalga boyu vardır. Normal fırınlarda bulunan delikler, ışık dalgalarının geçmesine izin verir ve fırının için aydınlatır çünkü ışık yüksek frekanslı bir dalgadır ve çok kısa boylu dalgalar yayar. Mikrodalga fırınların kullandığı elektromanyetik dalgalar ise ışığın tam aksine düşük frekanslı, uzun boylu dalgalardır. Bu yüzden bu dalgalar normal fırının deliklerinden geçemez ve geri yansırlar. Mikrodalga fırınlarında 2,45 GHz frekansında dalgalar kullanılır. Bunun sebebi, su moleküllerinin atomik yapısı sebebiyle 2,4 GHz civarında frekansı olan mikrodalgaların geçmesine izin vermemesi ve aynı zamanda bu dalgaları yansıtmamasıdır. Dolayısıyla mikrodalgalar, yemeklerde bulunan su moleküllerinin içinde sıkışıp daha fazla titreşime ve enerjiye yol açmaktadır. Böylelikle yemekte bulunan moleküllerin kinetik enerjilerinin artması ile yemek ısınmaktadır. 

Kısacası mikrodalga fırınlar, bir elektromanyetik dalga türü olan mikrodalgaların kullanımı ile çalışmaktadır. Tesadüfi bir şekilde icat edilen bu alet, günümüzde vazgeçilmez mutfak aletleri arasında yer almaktadır.