Bilim ihtiyaçtan Doğar: Bulaşık Makinesinin Hikayesi - TeknoCase
Bilim ve Teknoloji - 01 Mart, 2021 - Okuma Süresi: 3 Dk.
01 Mart, 2021
Gelişen teknolojiyle hepimizin alışkın olduğu, birçoğumuzun yokluğunu hiç çekmediği aletlerden bulaşık makinesi de ihtiyaçlar doğrultusunda üretilmiş. Kullanırken aklımıza gelmese de bu icatların arkasında hikayeler var. Bu yazımda bulaşık makinesini ele aldım. Devamı için yazıma göz atabilirsiniz.
Bizim neslimiz için olmasa da öncesinde, annelerimizin döneminde ve daha eskisinde özellikle kadınlar temizlikle çok zaman kaybettikleri için kendilerine zaman ayıramıyorlardı. Sosyal hayat, aileyle vakit geçirme gibi etkinlikler yerine temizlikle günleri geçiyordu. Sanmayın ki zengin olup hizmetçi tutanlar rahat ediyordu. Şimdi bulaşık makinesinin mucidi olan Amerikalı Josephine Cocrone'un hikayesinde zenginin derdinin de ayrı olduğunu göreceğiz. Cochrane varlıklı ve sosyal bir kadındı. Partiler, yemekler vermeyi pek severdi. Hiç bulaşık yıkamasa bile hizmetçisinin yıkadığı bulaşıklar onu rahatsız ediyordu. Pahalı çanak çömleğine zarar geliyordu. Bir gün verdiği bir yemek sonrası hizmetçisinin bulaşıkları yıkarken bir kısmını kırması üstüne Cochrane "Başka kimse bir bulaşık makinesi icat etmeyecekse, bunu kendim yapacağım." der ve bu çetrefilli yola girer. Ee ne demişler "Bilim ihtiyaçtan doğar." Cochrane'nın babası inşaat mühendisi, büyükbabası ise buharlı gemiyi icat ettiğini iddia eden John Fitch'dir. Anlayacağınız kadının damarlarında mühendislik varmış, ihtiyaçları doğrultusunda bulaşık makinesi fikriyle buluşunu ortaya koyuyor. 1886'da Cochrane ilk bulaşık makinesini yapıyor. İlk önce bulaşıkların boyutlarını ölçüyor. Daha sonra tel bölmeleri yapıyor. Tabakların, fincanların ya da çay tabaklarının uyacağı şekilde ayarlıyor. Makinenin çalışma sistemi ise alt kısmındaki iki silindirle su ve sabun pompalanıyor, emici silindirler su ve sabunu emip tekrar pompalaması şeklinde işliyor. Sonrasında arkadaşları bu fikre bayılıyorlar ve onlara da yapıyor. Arkadaşları bu makineye "Cochrane Bulaşık Makinesi” ismini veriyorlar. Etrafta birkaç otel ve işletmenin dikkatini çekse de çok fazla ilgi görmüyor.
1893'te Chicago'da Kolomb Dünya Fuarında icadını gösteriyor. “Çalışabilirliğindeki dayanıklılık ve uyumda en iyi mekanik yapım” ödülünü kazanıyor. Daha sonra KitchenAid şirketini kuruyor ve bunu üretime döküyor. Cochrane'nin tahminlerinin aksine makine daha çok ticari kuruluşlara satılıyor çünkü makine sıcakla suyla çalışıyor fakat o dönemde evlerde yeterince sıcak su bulunmuyor. Fuarda gazetecilerin makineyi tanıtması üzerinde daha çok tanınıyor. 1900'lü yıllarda ancak 100 lisans sayısına ulaşabiliyor. Makinenin pazarlamasını da kendisi yapan Cochrane pazarlamanın icat etmekten daha zor olduğunu iddia etmiştir. Tabii sadece suyla sabunla bulaşıklar temiz olmuyor bir de bunun deterjan kısmı var. Bulaşık makinesine uygun deterjanların üretilmesi ise 1932 yılını buluyor.
1924'te William Howard Livens tarafından ev için kullanıma uygun, küçük, elektrikle çalışmayan bulaşık makineleri üretiliyor. Bugünkü modellere öncülük eden bu makine ne yazık ki ticari bir başarıya dönüşemiyor. 1950'lerde yaygınlaşmaya başlayan bulaşık makinesi başlangıçta bağımsız ve taşınabilir cihazlar olarak satılsa da zamanla mutfak tezganın altına entegre biçimde pazarlanıyor. Şu an için bulaşık makinesi su, zaman, elektrikten kazanmamızı sağlıyor. Cochrane bu icatla hem kadınlara daha çok sosyal olabilme imkanı tanıdı hem de su ve elektrikten zarar etmemizi önledi.
E-bültenimize abone ol!
Haftanın en popüler içerikleri, en çok kazananlar ve staj haberleri bültenimizde.