Sivilcelerimiz ve Çeşitleri - AkneninGörünmeyenYüzü

Ergenlik dönemi başta olmak üzere hayatımıza giriş yapan ve sonrasında bizleri maddi-manevi zarara uğratan aknelere diğer adıyla sivilcelere bakış atacağız. Gerçekten vücudumuzda çıkan her sivilce birbirinin aynısı mı? Birlikte bakalım!

Öncelikle: Akne yani Sivilce Nedir?

Sivilceler, normalden fazla üretilen sebumun (yağ bezlerinin meydana getirdiği salgı) veya ölü deri hücrelerinin foliküllerde birikmesi sonucu oluşmaktadır. Bizler her sivilceyi aynı görsek de aslında her sivilce aynı değildir ve aynı şekilde de tedavi edilmemelidir. Sivilceler rengine, boyutuna, oluşumuna, yoğunluğuna göre sınıflandırılmakta ve buna göre tedavi edilmektedirler. Bugün bizler oluşumuna göre sivilcelere değineceğiz. Bunlar 6 çeşittir.

Açık Komedon-Siyah Nokta

Halk arasında bilinenin aksine siyah noktalar kir değildir. Vücudumuzdaki gözeneklerin üstü açık olduğu vakit burada biriken yağ hava ile temas ettiğinde okside olur ve rengi siyaha dönüşür. Biz de bunu kir sanırız. Genellikle önceki cümledeki tanımdan yola çıkarak yağlı cilde sahip olanların yaşadığı bu sorun; yüzün T bölgesinde yani alın, burun ve çenede bulunan hafif bir sivilce türüdür. Siyah noktalar, siyah olması nedeniyle ve kolay görüle bilirliğinden dolayı kişilerce rahatsız edici olabilmektedir. En çok ergenlik döneminde oluşmasının nedeni ise hormonsal değişiklikler sonucu aşırı sebum üretimidir. Hemen hemen herkeste görülebilir. Rahatsız edici olmasına rağmen asla sıkılmamalıdırlar. Dokunulmadığı sürece iltihaplanmaz ve lekeye sebep olmazlar.

Kapalı Komedon-Beyaz Uçlu Yağ Butonu

Beyaz uçlu yağ butonları, yukarıda bahsi geçen siyah noktalardan farklı olarak cildin altında kalmaktadırlar ve bunlardan daha küçüktürler. Gözeneklerimizin üstü ince bir deri tabakasıyla kapalı bir vaziyette olduğu için gözeneklerde birikmiş olan yağ hava ile temas etmemektedir. Bu yüzden rengi daha çok beyaz-soluk sarı olan doğal rengi korumaktadır. Beyaz uçlu yağ butonları zaman içinde açılabilmektedirler. Bu noktada siyah noktalar haline gelebilmektedir. Sıkıldığı zaman iltihaplanarak iz bırakabilirler, bundan dolayı sıkılmaması gerekir. 

Nodüler Akne (Sivilce) & Kistik Akne (Sivilce)

Sivilceler her zaman basit olarak kalmazlar bazen daha derin ve şiddetli çeşitleri görülebilir bunlardan biri olan kist ve nodüllerdir. Derinin altında şişmiş, büyük yumrular şeklinde ortaya çıkmaktadırlar. Bu yumruların içi iltihapla doludur bundan dolayı yine kesinlikle sıkılmamalıdır. Rengi kırmızı veya ten rengine yakındır. Cildin yüzeyinde açıkça görülüp oldukça hassastırlar. Dokunduğunuzda ağrı verebilmektedirler. Seyri kötüleştikçe daha da büyürler ve dayanılmaz bir hale gelebilirler. İltihaplanma arttıkça veya deri altında yayıldıkça dokunmak inanılmaz derecede acı verici hale gelir. Bir dermatolog tarafından tedavi edilmeleri gerekmektedir.

Erişkin Aknesi (Sivilcesi)

30 yaş üzerinde oluşan bu sivilceler erişkin aknesi olarak da isimlendirilirler. Çoğu zaman hormonsal bozukluklar bu cilt probleminin sonucu olarak ortaya çıksa da stres de önemli bir tetikleyici olabilmektedir. Bu sivilcelerin görüldüğü yerler daha çok çene hattında ve boyun bölgesidir. Bu yaşlarda görülen sivilceler şiddetli akne sınıfındadır ve diğer sivilce çeşitlerine göre daha inatçıdırlar. Ağırlıklı olarak papülopüstül veya nodül şeklinde karşımıza çıkabilmektedirler. Günlük bakım ürünlerinin yanı sıra bir uzman yardımıyla medikal tedavi gerekmektedir.

Ergenlik Dönemi Aknesi (Sivilcesi)

Yazımızın başında da vurgusunu yaptığımız ergenlik akneleri, ergenlik döneminde sıkça karşılaşılan bir problemdir. Bu dönemin başlangıcı genellikte 10-12 yaşta başlayıp 25 yaşa kadar olan süre içerisinde herhangi bir zamanda görülebilmektedir. Siyah noktalardan tutunda beyaz uçlu yağ butonları, papülopüstül ve hatta daha şiddetli nodülokistler bu dönemde ortaya çıkabilir. Çene, alın ve yanak gibi yüzün her bölgesinde oluşabilirler. Erken dönemde önlem almak ve doğru ürünlerle düzenli olarak bakım yapmak bu aşamada çok önem arz etmektedir. Günlük bakımın yetersiz kaldığı durumlarda medikal tedaviler için bir uzmana danışılmalıdır.